700 senenin mirası Cumalıkızık
Cumalıkızık hakkında bilgi
700 senenin mirası Cumalıkızık
700 senenin mirası Cumalıkızık hakkında detaylı bilgiyi, Cumalıkızık tarihçesini, efsanelerini ve gezilecek yerlerini sitemizde bulabilirsiniz.
Uludağ’ın eteklerinin en yaşlı misafiri Cumalıkızık… 14 yıl süren çalışmaların ardından “UNESCO Dünya Miras Listesi”ne girerek “evrensel” bir değer de kazanan, Bursa’nın anlatılmaz yaşanır yerlerinden biri. 700 yıllık gizemli tarihi, Osmanlı’dan kalma binaları, doğal kaynakları, şenlikleri, yaşanmışlıkları ile kentin hem tarihi ve kültürel değerleri hem de turistik ve doğal güzellikleri arasında…
Gizem dolaşır sokaklarında, kaynak suları akar ayaklarınızın altında… 700 senenin tüm dokusu, sizi çepeçevre saran taş duvarlar ve yollarda… Daracık sokaklarında attığınız her adımda göreceğiniz tarihi evlerin, kapı tokmaklarının ve sokak çeşmelerinin arasında, kendinizi geçmişte bulur; ekşi maya ile yapılmış odun ekmeğini tattığınız anda Cumalıkızıklı oluverirsiniz. Birçok kaynakta Osmanlı’nın kurduğu ilk yerleşim birimlerinden biri olarak geçen Cumalıkızık, Bursa’nın sadece 10 km doğusunda. Kısaca bize “yakın olan uzaklar”dan. Misafirlerine tarihi bir mimari şölen sunarken, Osmanlı’nın kır yerleşim kültürünü de hala yaşatıyor. 14 yıllık bir bekleyişin ardından UNESCO Dünya Miras Listesi’ne de giren Cumalıkızık, bundan tam 700 yıl önce kurulmuş bir vakıf köyü… Yaşayan yüzü, gizem dolu daracık sokakları ile her şeyden uzak bir kaçış noktası…
Kuşaktan kuşağa aktarılan efsanelere göre Tokat civarında yaşamakta olan Oğuz boylarından Kızıklar, Karakeçili aşiretinin bulunduğu bölgelere göç ederek Ertuğrul Gazi’den yerleşmek için yurt isterlermiş. Ancak Karakeçili aşireti, Kızıklar’ın bu isteğine karşı çıkmış… Bunun üzerine Ertuğrul Gazi, düşmanlıklar doğmaması için Kızıklar’a, Uludağ’ın o zamanki adıyla Keşiş Dağı’nın kuzey eteklerinde yer göstermiş. İki Oğuz boyu arasındaki dostluğu sağlamak için de, Kızık boyu beyinin 7 oğlunu Karakeçili aşiretinden 7 güzel kızla evlendirmiş. Kızık beyinin 7 oğlundan Cumali Bey, ailesi ve yakınlarıyla günümüzdeki Cumalıkızık’ta, Fethi Bey Fethiyekızık’ta (Fidyekızık), Hamlı Bey Hamamlıkızık’ta, Dal Bey Dallıkızık’ta, Bayındır Bey de Bayındırlıkızık’ta yurt kurmuşlar. Derekızık ile Değirmenlikızık’ın kimler tarafından kurulduğu ise söylencede yer almıyor.
Cumalıkızık’ın isminin nereden geldiğine dair diğer bir rivayete göre ise; Kızık köylerindeki köylülerin eskiden Cuma namazı için toplandığı yer Cumalıkızık’tı. Bir başka söylence de, Osman Bey’in köyün kurulduğu günün cuma günü olması sebebiyle bu köye “Cumalıkızık” adını vermiş olduğudur. Köyün ismiyle ilgili bir başka rivayet daha var. Anlatılanlara göre Uludağ’ın kuzeyindeki dik yamaçlar ve vadiler arasında kalan köylere konumları nedeniyle “kızık” köyleri denirmiş. Bu kızık köylerinden dere kıyısında kurulana Derekızık, değirmeni olana Değirmenlikızık, hamamı olana Hamamlıkızık gibi isimler verilmiş. Cumalıkızık’a ise köyde Cuma Namazı kılınan bir cami olması nedeniyle bu isim verilmiş.
Köyün 270 evinden yüzde 80’i sağlam ve kullanılabilir durumda. Genellikle 3 katlı olan evlerin mahremiyetini korumak için evler, dışarıdan içi görülmeyecek şekilde inşa edilmiş; pencereler kafesli ve cumbalı. Ana giriş kapılarındaki kulplar ve tokmaklar dövme demirden yapılı… Moloz taş, kerpiç ve ahşap kullanılarak inşa edilmiş olan evler; sarı, beyaz, mavi ve mor renklerde badana edilmiş… İki farklı plana göre yapılan bu tarihi evlerin bir kısmı ise avlulu olarak tasarlanmış ve dış duvarlar moloz taşlarla yüksek şekilde örülü. Bu tarzdaki evlerin girişleri sokakla doğrudan bağlantılı değil. Evlerin arasında ise kaldırımsız, taş döşeli ve çok dar sokaklar bulunuyor. Neredeyse tüm evlerde iki kanatlı ceviz kapılar var. Ev girişlerinde “hayat” adı verilen avlular bulunuyor ve tavan yüksekliği az olan birinci katlarındaki kışlık bölümlerinde yatak odaları, hamam ve ocaklar yer alıyor. Üst katta da eyvan ve sedirlerin olduğu yazlık bölüm bulunuyor. Bu katın sokağa uzanan en önemli kısmı ise rengârenk minderlerle, yastıklarla döşenen “baş oda”ları. 700 senelik bir meydan okuyuşa sahne olan köy evlerinin yapımında güneşte kurutulmuş tuğla, ağaç ve kerpiç kullanılmış. Çamur sıvalı duvarlar boyalıyken, ahşap kısımlar kendi rengine bırakılmış. Depreme çok dayanıklı olan evlerin sakinleri, “Uyandığınızda herhangi bir ağırlık, halsizlik hissetmez, yattığınız gibi kalkarsınız” diyor.
Köyde birçok çeşme, döneminin en güzel örneklerinden olan ahşap kalem işleri ile bezeli bir cami ve kubbeli bir hamam bulunuyor. 1981’de Anıtlar Yüksek Kurulu kararıyla koruma altına alınarak Kentsel ve Doğal Sit Alanı ilan edilen köy 3 anıtsal yapı ve 176 sivil mimari örneğine sahip. Bunların yanı sıra ise köyün meydanında 2 anıtsal çınar var. 700 yıllık Koca Cami, evlenme törenleri ve bayramlarda kullanılan tarihi hamam, sanat evi, 1992’de hizmete açılan, köyün geçmişine ait 18. yüzyıldan kalma gündelik ev eşyalarının sergilendiği Cumalıkızık Etnografya Müzesi ve UNESCO Evi mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında geliyor.
14 yıl devam eden çalışmalardan sonra başarıyla tamamlanan süreç sonunda geçtiğimiz yıl Cumalıkızık “dünya çapında” bir değer de kazandı. 2000 yılında “Bursa ve Cumalıkızık Köyü Erken Osmanlı Dönemi Kentsel ve Kırsal Yerleşimleri” adıyla yapılan başvuru ile önce UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne alınan Cumalıkızık; 2014 yılı için Türkiye’nin 2 adayından biriydi. 2009 yılında hareketlenen süreç sonrasında 2011 yılında kurulan Bursa Alan Başkanlığı’nın çalışmaları, 2013 yılında ICOMOS’a (Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi) sunulan raporlar, yapılan değerlendirmeler sonucunda Cumalıkızık, Hanlar Bölgesi ve Sultan Külliyeleri ile birlikte UNESCO Dünya Miras Listesi’ndeki yerini aldı. Köy; 1007 miras alanının bulunduğu listeye, Türkiye’nin 12. dünyanın 998. Üstün Evrensel Değere Sahip Miras Alanı olarak kabul edilen Bursa’nın “Bursa ve Cumalıkızık, Osmanlı İmparatorluğunun Doğuşu” isimli adaylık dosyası dâhilinde girdi.
Köyde her yılın Haziran ayında gerçekleştirilen “Ahududu Şenliği” son beş yıldır “Cumalıkızık Festivali” adıyla yapılıyor. Köyün camisi, Zekeriya Hatun Çeşmesi ve tek kubbeli hamamı Osmanlı devrinden kalma mirasları. Ayrıca Bizans devrinden kalma bir kilise kalıntısı da buluyor. Bu kilise kalıntısının yüzeyde rastlanan bazı mimari parçaları Bursa Arkeoloji Müzesi’nde saklanıyor. Köy bu kültür varlıklarının yanında doğal kaynakları bakımından da oldukça zengin… Köyde narenciye dışında ceviz, kestane başta olmak üzere, tüm sebze ve meyveler yetişiyor.
Bir dönem şarkıcı Emrah’ın başrolünü oynadığı Kınalı Kar isimli dizi başta olmak üzere birçok dizi ve filmin köyde çekilmiş olması, Cumalıkızık’a özellikle hafta sonları çok sayıda ziyaretçi gelmesini sağlıyor. Cumalıkızık bir anlamda bu özelliği ile de popüler olup ülke çapında bilinir hale geldi. Burada, televizyonda severek izlediğiniz, bir bölümünü bile atlamadan takip ettiğiniz dizilerin oyuncularına rastlamanız bile mümkün. Köy sokaklarında dolaşırken, kendinizi bir tiyatro dekoru ya da film platosunda hissediyorsunuz. Şehir yaşamının hengâmesinden uzak kalmak isteyen birçok ziyaretçi ahşabın sıcaklığına, doğal yaşamın çekiciliğine kapılıyor ve kendini bir açık hava müzesinde zannediyor. Burada daha uzun vakitler geçirmek istiyor. Zaten köyde kalınabilecek birçok pansiyon da bulunuyor.
Yüksek avlu duvarları ile çevrili evler birbirine çok yakın ve akraba olan aileler neredeyse iç içe olarak yaşıyor. Zaten birçok ev arasında dar geçitler bulunuyor. Yine anlatılanlara göre, eskiden bir saldırı anında bu geçitleri kullanarak evden eve geçen köy sakinleri böylece canını kurtarıyormuş. Cumalıkızık’ta, yol gürültüsü çekme riskiniz neredeyse hiç yok. Köyde iki ana meydan bulunuyor. Bunlardan biri köyün hemen girişinde göreceğiniz meydan diğeri ise cami ve kahvelerin bulunduğu yerleşim toplayıcı merkezi sayılabilecek olan cami meydanı. Bu meydandaki Asmalı Kahve ve Havuzlu Kahve ise köy kahvelerinin otantik ve özgün havasını taşıyor. Gürül gürül akan soğuk su ve sokak çeşmelerinin yapısı köye ayrı bir güzellik veriyor. Üzerinde Saldede, Köyüstü, Cin Aralığı gibi isimlerin yazıldığı sokak levhaları da hemen ilginizi çekiyor.
Cumalıkızık köyü, Dere, Değirmenyeri, Eğrek, Hamam, Köyüstü, Okul ve Orta adlarında 7 ayrı mahalleden oluşuyor. Sokaklar birbirini dik olarak kesmiyor. Zaten köy, belirli bir plâna bağlı kalınmadan yapılmış. Sokakları yaya ve binek hayvanları ile at ve öküz arabalarının ancak geçebileceği genişlikte. Kaldırımsız olan sokakların tamamı taş döşeli. Evler eğimli olan köy arazisine uyacak şekilde rastgele oturtulmuş. Yassı taş döşeli taş sokakların orta kısımları yağışlı günlerde suyun akıp gitmesi için hafif çukur bir kanal şeklinde yapılmış. Köyde iki kişinin yan yana yürüyemeyeceği kadar dar yollar da var. Öyle ki bir kişinin bir zorlukla geçebildiği “Cin Aralığı” dünyanın en dar sokaklarından biri olarak biliniyor. Evlerin yan yana ya da sırt sırta olmaları nedeniyle çoğu sokak “çıkmaz” özelliği taşıyor. Yağmur yağdığı zaman geçit vermez derelere dönüşen sokaklarında hala atlarla dolaşanlara rastlanıyor. Kırma çatılar alaturka kiremit kaplanmış… Çatı çıkıntıları özellikle geniş tutulmuş çünkü yağmurlu havalarda yoldan geçenlere altına sığınacakları bir yer yaratılmış. Ayrıca yağan yağmurun evlerin duvarlarına zarar vermesi önlenmiş.
Kentin içinde, yanı başımızda olduğu kadar şehrin gürültüsünden, karmaşasından çok uzaklarda bir yerlerde olan Cumalıkızık’ın mutfağı da son derece zengin. Özellikle el yapımı yufkalarla hazırlanan peynirli, patatesli, patlıcanlı gözlemeler, dallarından toplanan meyvelerden yapılan reçeller ve daha birçok organik ürünle dolu köy kahvaltıları… Odun ateşinde pişen ve ekşi mayayla hazırlanan ekmekler, erişteler, mantılar… Bu sağlıklı ve enerji kaynağı sofraların yanı sıra köyün hemen girişinde sizi karşılayan sergilere uğramadan dönmeyin. Çünkü köy halkının açtığı bu sergilerde hem tattığınız lezzetlerden evinize de götürebilir hem de örgü, dantel gibi el işi göz nuru ürünlerden satın alabilirsiniz.
Severek izlediğiniz bir dizinin ya da filmin çekildiği yerleri görmek, buralarda gezinmek için gelebilirsiniz Cumalıkızık’a; tarihi bir atmosferin büyüsüne kapılmak ya da organik sofralarda sevdiklerinizle keyifli bir kahvaltı etmek için… Yüzlerce yıllık bir tarih, Dünya Miras Listesi’ne girmiş bir değer, geçmişin gizemli bir emaneti Cumalıkızık… Sevdiklerinizle birlikte ya da tek başınıza, her fırsatta kaçabileceğiniz, ruhunuzu dinlendirip, kendinizi doğa ve tarihin kucağına bırakabileceğiniz güvenli bir sığınak.