“Yorgunum” deyip geçmeyin

Kolunuzu kaldırmak bile zor geliyor, en kolay işler bile gözünüzde büyüyorsa, uykudan dinlenmiş olarak kalkamıyorsanız; siz de “kronik yorgunluk hastası” olabilirsiniz.  

Uzun yıllardır hastalık olup olmadığı tartışılan kronik yorgunluk sendromunun 1988 yılından beri önemli bir toplum sağlığı problemi olarak kabul ediliyor. Kronik yorgunluğun pençesine düşenlere,  hayatta her iş için gerekenden on kat fazla efora ihtiyaç var gibi görünür. Eğer daha önce yorgunluk oluşturmayan bedensel çalışmalar sizi yoruyorsa, makul bir süre dinlenmekle yorgunluğunuz geçmiyorsa, bu durum özel ve sosyal yaşam aktivitelerinizde yetersizliğe yol açıyorsa, kronik yorgunluk sizi yakalamış olabilir. Böyle bir durumda en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmalısınız.

Kronik yorgunluk; kansızlık, kalp hastalıkları, kronik karaciğer ve böbrek hastalıkları, kronik iltihabi hastalıklar ve hatta kanser gibi birçok önemli hastalığın belirtisi olabilir. Bu hastalıkların hiçbirisi olmadan da kronik yorgunluk tek başına bir hastalık olarak ortaya çıkabilir. Bu durum bazen depresyonla karıştırılabilir. Kronik yorgunluk sendromunun sinirsel bir hastalık olmadığını bilmek önemlidir. Kronik yorgunluk kendi başınıza atlatılabilecek bir durum değildir. İyi bir tıbbi kontrol ve değerlendirmeden sonra yapılacak destek tedavileri, yaşam düzenlemeleri, hafif ve sık tekrarlanan egzersizler ve gerekirse bazı ilaç tedavileri ile çok büyük oranda düzelebilir.

Huzurlu ve sağlık dolu bir yaşam dilerim.