Bursa’nın misafir odası
Bursa klasiklerinin en demlisi, en köpüklüsü Mahfel… Kentin, yaz-kış demeden en sıcak, en samimi dost sohbetlerinin yapıldığı, başka şehirlerden gelen akrabaların, misafirlerin ağırlandığı misafir odası…
Neredeyse 150 yıllık hatırı var burada içilen bir kahvenin… Kış günlerinde, sabah ayazına direnmenin en kesin çözümü Mahfel’in içinizi ısıtan sıcacık çayı… Her geçen an bir anı daha eklenmiş yaşanmışlıklarla dolu duvarlarına… Bir annenin çocuğuna gösterdiği şefkatle misafirlerini sarıp sarmalayan ağaçları, 1800’lü yıllarda başladığı tahmin edilen hikâyesi, her bir köşesine sinmiş duygularıyla; aşklarla, sevgilerle beslendi yıllar boyunca. Mutluluklarını paylaştı Bursalıların, acılarını, hayal kırıklıklarını bazen… Vatanın kurtuluşu için alınan ilk kararlara kulak misafiri oldu. Kimi müdavimlerinin arkasından gözyaşı döker gibi döktü bahçesindeki ağaçların yapraklarını. Gidenin ardından el sallar gibi, rüzgârın yardımıyla savrulan dallarıyla uğurladı onları sonsuzluk yolculuğuna. Kendini yapayalnız hissetti; onlarca yıl kucak açtığı Bursalılar artık onu sevmiyor, ondan vazgeçiyor sandı bir ara. Bir süre sonra yanıldığını anladı ve dağıldı etrafındaki kara bulutlar. Bursalılar sahip çıktı çünkü bu vefakâr ve cefakâr eski dostlarına. O yıllara direndi, yıllar ona. Bugün ilk günkü görünümüyle değil belki ama ilk günkü heyecanıyla, canlılığıyla duruyor yerli yerinde hâlâ… Şimdi yalnız geçen zamanın acısını çıkarmak ister gibi, önünden geçeni yolundan çevirip sıcacık bir çay ya da bol köpüklü bir kahve içirmeden bırakmıyor.
Kimi lise yıllarından hatırlar onu kimi daha okula bile başlamadığı zamanlardan… Kiminin ilk gençlik hatıraları, ilk heyecanları gizlidir bahçesinde, kiminin belki de en mutlu günü ya da hiç unutamadığı bir anı selamlıyordur önünden her geçtiğinde. Eski günlerin hatırına yapılan buluşmaların ilk akla gelen mekânıdır Mahfel… Bursa’nın sosyal hayatının merkezinde oldu hep. Mahfel’de buluşulur, Mahfel’de toplanılır, Mahfel’de konuşulurdu. Ne zaman yapıldığı tam olarak bilinmese de 1880’li yıllarda Bursa’ya gelip fotoğraf çeken Avrupalı gezginlerin kadrajlarına girmeyi başarmış olması kanıtlıyordu bu yıllardaki varlığını. Bursalıların “hep oradaydı” dedikleri bir klasik oldu Mahfel her zaman. İlk kez “Vorpahnam Gazinosu” adıyla tanıştı Bursalılarla. Bursa’nın Beyoğlu Caddesi, Setbaşı’nın incisiydi aslında tıpkı bugünkü gibi. Gazino Türklerin eline geçince “Cumhuriyet Aile Çay Bahçesi” adını aldı. 1913’te, Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle açılan Türk Ocağı’nın kuruluş binası oldu. Hatta Atatürk’ün açılışa geldiği biliniyor ancak o günlerden bugünlere ulaşan bir fotoğraf bulunmuyor.
Türk Ocağı’nın ardından işletmesinin Rıdvan Akçaylı’ya devredilmesiyle burası uzunca bir süre “Rıdvan Bey’in Kahvesi” olarak anılmaya başladı. Onun ölümünden sonra damadı Hüseyin Bey devam ettirdi bu yeni başlayan geleneği. 1950’li yıllarda emeklilerin, emekli subayların mekânı haline geldi Mahfel, adı daha Mahfel olmadan. İşçi Sigortaları Kurumu’nun mülkiyetine devredildi sona ve uzunca süre kıraathane olarak kullanıldı. Bir süre Eski Muharipler Derneği’nin merkezi oldu.
1967’den itibaren de Osman Enver Özer devraldı bu tarihi mekânın işletmeciliğini. “Koruması gereken kültür mirası” olarak tescil edildiği 80’li yıllarda yaşlanmaya, kendini ufak ufak zamana teslim etmeye başladı Mahfel. 1984’teki kar yağışının ağırlığıyla çatısı çöktü, 1999’da çıkan yangın büyük bir hasar bırakarak belini büktü koca çınarın. Talihsizliklere, acılara, yangınlara, depremlere direndi ve bir şekilde hep ayakta kaldı, her seferinde yeniden doğdu Bursa’nın bu eski dostu. Bursalılardan aldığı destek, gördüğü sevgiyle karşı koydu tüm olumsuzluklara. Sarsıldı ama yıkılmadı, yandı ama kül olmadı. Bursalıların ona olan güvenine sonsuz bir vefayla karşılık verdi her seferinde.
Yıllar geçti, mevsimler değişti defalarca. 2013’ün Ekim ayında yeniden açtı kollarını Mahfel Bursalılara. Eskisi gibi birbirlerini saygıyla selamlayan, birbirlerine sevgiyle gülümseyen tanıdık simaların huzur bulduğu bir yer şimdi Mahfel. Eski günlerdeki gibi neredeyse her şey. Yıllar önce aynı bahçede dinlenenlerin çocukları, torunları sürdürüyor şimdi aynı geleneği.
Bugün burada çaylarını, kahvelerini yudumlayan gençler, gelirken dedelerinden, ninelerinden selam getiriyorlar Mahfel’e. Eski dostlar yaşıyor, yeni dostluklar kuruluyor yıllar sonra yine Bursa’nın bu en klasik köşesinde…
Kaynak: Bursa Büyükşehir Belediyesi, Şehrengiz Dergisi – Sayı 9- Aralık 2009- s/50-53, Deniz Dalkılınç