Çıktım Bakacak’ın zirvesine, baktım ovaya…

Çıktım Bakacak’ın zirvesine, baktım ovaya…

Bakacak’a gelip Bursa ovasına ilk baktığınız anda Nesimi’nin o ünlü sözü geliyor insanın aklına hemen, “Kâh çıkarım gökyüzüne seyrederim âlemi. Kâh inerim yeryüzüne, seyreder âlem beni…” Yüzünüze vurup kulağınıza fısıldayan rüzgar, doğanın tam ortasında olduğunuzu geç kalmadan müjdeliyor size. 1800 metre yukarıda olduğunuzu bilmek bile tüylerinizi ürpertirken, manzaranın büyüsünün vermiş olduğu huzur bambaşka bir diyara götürebiliyor insanı. Bakacak’ın ilk etkisini atlatıp kendinizi doğanın içerisine bıraktığınız anda ise işin keyfi başlıyor.

I climbed to the peak of Bakacak and looked out at the plain…

When you go to Bakacak and look out at the Bursa plain for the first time, Nesimi’s famous saying comes to mind: “I either climb up to the heavens and watch the universe or go down to the earth and let the universe watch me…” The wind that hits your face and whispers in your ear reminds you soon that you are right in the middle of nature. As you feel awed just for being 1800 meters above sea level, the serenity of the scenery sprawled out beneath you is enough to take you to a whole new universe. You start enjoying yourself when you get over the first impacts of Bakacak and leave yourself to nature.

Bakacak hakkında daha fazlası için tıklayın.