Doğu’dan batıya 1928 km, 36 saat
Doğu Ekspresi (Kompartımanlı, Pulman, Örtülü Kuşetli, Yataklı, Yemekli)
Gâhı eğri gâhı doğru tren yollarının en meşhuru olan Trans Siberian dünyada ne ise, Türkiye’de Doğu Ekspresi’nin yeri de odur denebilir kolayca. Tarihi Haydarpaşa’dan yola çıkıp Doğu’ya giden bu ekspres tren, demiryolu dünyasının duygusu, belgeseli, ruhu, derinliği, atardamarı, hikayesi ve fenomenidir…
İlk durak elbette ki Haydarpaşa Garı. 1908’de İstanbul – Bağdat demiryolu hattının başlangıç istasyonu olarak inşa edilmiş bu gar zaten kelimenin her anlamıyla “büyüleyici” bir başlangıç noktası… TCDD’nin ana istasyonu olan Haydarpaşa’dan, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Bağdat Demiryolu yanında İstanbul-Şam-Medine (Hicaz Demiryolu) seferleri de yapılmaya başlanmış. Devrin Osmanlı padişahı II. Abdülhamit döneminde, 30 Mayıs 1906 tarihinde yapımına başlanmış, 19 Ağustos 1908’de ise tamamlanmış… Bir rivayete göre binanın bulunduğu sahaya III. Selim’in paşalarından Haydar Paşa’nın adı verilmiş… Her gün onlarca trenin kalktığı garda neredeyse 24 saat boyunca sürekli bir hareketlilik, koşturmaca var. 28 Kasım 2010 tarihinde çıkan ağır yangından dolayı çatısı çökmüş ve 4. katı kullanılamaz hale gelmiş olsa da ihtişamından çok da bir şey kaybetmemiş…
Bugün Doğu Ekspresi denince ilk anda, Doğu’ya yani doğu illerine giden tren şeklinde anlaşılsa da, Doğu Ekspresi ya da diğer adıyla Şark Ekspresi’nin namı çok farklı bir hikayeyle başladı. Aslında ilk ve orijinal ismi Orient Express olan bu tren, yarım düzine ülkeden geçip Avrupa ile İstanbul’u bağlayan ilk ekspres trendi. Avrupa’nın ilk lüks yataklı ekspresiydi. Son durağı Sirkeci Garı olan, Avrupa’dan Türkiye’ye gelen trenin adıydı. 1950’lerin İstanbul’unda elit tabakanın ve pek çok aydının sıkça seyahat ettiği Şark Ekspresi yolcuları çoğunlukla Fransa’ya gitmekteydi. Zira o yılarda en çok hayranlık duyulan ülke Fransa, en çok etkilenilen edebiyat ise Fransız edebiyatıydı. Bu trenin ilk seferleri büyük bir heyecanla karşılandı. Hatta bu seferleri tanıtmak ve reklam yapmak amacıyla Devlet Demiryolları tarafından reklam afişleri bastırıldı… Bu afişlere Sirkeci Garı’nda ya da sahaflarda rastlayabilirsiniz. Yatak ve yemek vagonu olan Şark Ekspresi seferlerinin pek çoğunu neredeyse tamamen dolu bir şekilde gerçekleştirdi, İstanbul’dan Avrupa’ya, Avrupa’dan İstanbul’a çok sayıda insan taşıdı… Bugün ise daha yerli ismi “Doğu” ile birlikte “Doğu” illerimizle İstanbul’un bağını kuruyor.
Haydarpaşa’dan kalkan Doğu Ekspresi şu dönemki rotası Kars’a, 36 saat sonra ulaşıyor. Akla hemen 36 saat yolculuğun nasıl geçeceği sorusu gelebilir. Özellikle tren yolculuğuna aşina olmayanlar için bu soru büyük bir sorun da teşkil edebilir. Ancak “nasıl geçer” sorusunu düşünmenize gerek yok, baştan söyleyelim: “çok güzel geçer…” Hatta aceleniz yoksa, ki olsa 36 saatlik bir trene binmezdiniz, harika bir görsel şölen eşliğinde keyif dolu bir yolculuğunuz olacak demektir. Marmara, İç Anadolu ve Doğu Anadolu’yu baştan başa geçen Doğu Ekspresi Haydarpaşa’dan hareket ettikten sonra sırasıyla İzmit-Eskişehir-Ankara-Kırıkkale-Kayseri-Sivas-Erzincan-Erzurum’dan geçerek Kars’a ulaşıyor. Yolculuk sırasında 1928 km ray kat ediliyor. Agatha Christie’nin 1933 yılında İstanbul Pera Palas Otel’de yazdığı ve ismini bu trenden alan “Doğu Ekspresi’nde Cinayet” isimli polisiye romanı kadar heyecanlı olmasa da macera dolu bir yolculuk sizi bekliyor.
Yazı: Engin Çakır Fotoğraflar: Aykut Güngör, Engin Çakır