Bursa’nın “Cumhuriyet”ten umudu
Yüzyıllardır Bursalıları alçak gönüllüğü ile ağırlayan tarihi çarşılar, hanlar ve hamamların arasından geçen Cumhuriyet Caddesi, nostaljik tramvayın ve cadde düzenlemelerinin ardından bambaşka bir kimliğe büründü. Bursa’nın “Cumhuriyet”ten umudu
Şehirlerin hafızaları vardır. Fakat içerisinde yaşayanlar çok daha hızlı unutur olup bitenleri. Bugün yürüdüğü sokaklarda daha önce ne olduğunu umursamaz insanoğlu…
Hamidiye’den Meşrutiyet’e, Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan bir yolun hikayesini durup düşünmez mesela. Ama o yol geçmişten bağlar taşır ayaklarının altına. Üzerinde olup bitenlere şahittir. İşte bugünün “Cumhuriyeti”nde olup bitenler, geçmişi geri getiriyor adeta ve esas şaşırtıcı olan geçmişten gelen bu bağlar gelecek için umut vadediyor insanlara.
Herkes şehir merkezinin eski, yaşlı ve hantal yapısını unutmak istiyor artık. Görünen o ki yavaş yavaş unutuyoruz zaten. Yıldırım’dan başlayan, Gökdere Meydancık Köprüsü’nden Cumhuriyet Caddesi’ni takiben Tarihi Hanlar Bölgesi’nin ortasından geçerek Zafer Plaza’ya kadar uzanan 1,5 kilometrelik nostaljik tramvay zaten işin rengini değiştirmiş durumda. Tramvayların geçtiği güzergahlar araç trafiğine kapatılarak, caddenin boydan boya yaya aksına dönüştürülmesinin yanında uygulanan cephe sağlıklaştırma projeleri caddeyi cazibe merkezi yaptı bile. Tüm bu çalışmaları yürüten Bursa Büyükşehir Belediyesi hummalı çalışmalarıyla Cumhuriyet Caddesi’ni “Bursa’nın İstiklal”i haline getirdi. Aslında şehrin merkezindeki dönüşüm bu cadde ile de sınırlı kalmadı. Stadyum’dan Heykel’e kadar uzanan hattaki cephe sağlıklaştırmaları, özellikle Atatürk Caddesi’ndeki dönüşüm en az Cumhuriyet Caddesi’ndeki kadar dikkat çekici. Fakat nostaljik tramvayın etkisi ile köklü değişimi yaşayan cadde tabi ki Cumhuriyet. Bu değişimin Altıparmak’ın sonuna kadar uzatılması, şehir trafik istikametleri de tamamıyla değişmesine neden oldu. Ayrıca toplu taşımaya daha çok inanan ve bu araçları kullanan kentliler haline geldik. Yakında şehir merkezinde toplu taşıma araçları ve nostaljik tramvay dışında hiçbir araç bulunmayacak.
Altıparmak Caddesi ile Gökdere Bulvarı’nı birleştiren Cumhuriyet Caddesi tramvayın varlığı ile yoğun araç trafiğine maruz kalmaktan kurtuldu. Güzergah üzerinde 9 adet durak bulunuyor. Tramvayın enerji beslemesi için inşa edilen kataner direkleri aynı zamanda aydınlatma için de kullanılarak cadde aydınlatılması için gerekli direk sayısı minimumda tutulmuş. Buna ilaveten özel olarak cadde mimarisine uygun aydınlatma armatürleri temin edilmiş.Bursa’nın “Cumhuriyet”ten umudu Bursa’nın “Cumhuriyet”ten umudu Bursa’nın “Cumhuriyet”ten umudu
Cadde üzerindeki binalara müdahale edildi. Her binaya farklı uygulamalar yapıldı. Daha doğru bir ifade ile binanın şekline göre müdahale edildi. Genel olarak dış cephelerdeki klimalar ve reklam tabelaları kaldırılıp, ısı yalıtımlı pencere ve doğrama değişimleri yapıldı. Kaldırılan klimalar 1. Kat seviyesinde yapılan ve çelik kontrüksiyon üzeri ireko ahşap malzemeden yapılan klima saklama haznelerinde gizlendi. Dükkanların giriş kat camekanları ve doğramaları yenilendi, mal sahiplerinin talebi doğrultusunda tam otomatik uzaktan kumandalı kepenk sistemi takıldı. Doğrama kenarları herhangi bir müdahale ve kablo vs. kirliliğin önlenmesi amacıyla birinci sınıf emprenyeli ahşap lambri ile kaplandı. Böylece, klima saklama haznesi, tam otomatik uzaktan kumandalı kepenk sistemi ve ahşap lambri kaplama elemanları bir bütünlük içinde yerleştirildi.
Binaların mevcut çatıları da düzenleme kapsamında elden geçirildi. Dış cephe traverten cephelerde, traverten kaplamaların kırık olanları yenilenerek travertenler özel yöntemlerle silinerek yeni hale getirildi. Dış cephesi mozaik binalarda, binanın dış cephesinde 5 cm kalınlığında mantolama ile koruma yapılarak, binanın ısı yalıtım sorunu çözüldü. Ayrıca, sıva grenli boya ile uygulama tamamlandı. Doğrama değişimleri ve mantolama(XPS kaplama) sonrası pencere denizlikleri de yenilenerek binalar son halini aldı.
Cumhuriyet’e uzanan tarihsel süreç
Cumhuriyet Caddesi günümüze dek birçok değişim sürecinden geçti. Ancak bunların tamamı tarihi eserler ve taşınamaz mallar üzerinde gerçekleşti. Caddenin geçmişi ve yaşadığı değişimleri sağlıklı ve cadde özelinde geniş bir şekilde veren bir kaynak malesef ki bulunmuyor. Ancak farklı kaynaklardan teyit edilerek çıkartılabilecek bazı notlar da yok değil. Yüzyıllardır farklı seyyahların ya da yazarların yazdıklarında veya tarih kitaplarında “Doğu’nun en güzel şehirlerinden bir tanesi” şeklinde tarif edilen Bursa, özellikle Osmanlı döneminden sonra çok daha hızlı süreçler yaşadı. 20. yüzyıla gelindiğinde yoğun olarak hissedilen “batılılaşma arzuları” şehirde kökten değişikliklere de sebep oluyordu. Ekonomiden sosyal yaşama bu değişimler şehircilik alanında da kendisini gösterdi. Şehirde, yüzyıllardır ticaret ve konaklama hizmeti veren hanlar yerini otellere, iş merkezlerine bıraktı. Batılılaşma hareketine paralel olarak yeni kamu binaları ve geniş yollar birer birer yerini aldı. Okullar, hastaneler, oteller, lokantalar, bankalar, mağazalar, iş hanları, ipek fabrikaları, belediye, posta ve telgraf idaresi, tiyatro binası, karakollar ve saat kulesi gibi kente damga vuran onlarca anıtsal yapı kentin simgeleri arasına girdi. Cumhuriyet Caddesi de bu değişimden nasibini aldı.
“Valinin yolu kesilir mi, açın burayı”
Bu dönemde Bursa’da yaşanan büyük değişimin öncüsü kuşkusuz Vali Ahmet Vefik Paşa’ydı. Daha sonra gelen valiler de bu değişimi sürdürdü ancak şehirde iki ayrı dönemde görev yapan ve ikincisinde halkın şikayetiyle görevden alınan Vali Ahmet Vefik Paşa; Bursa’nın çıkmaz sokaklarına arabasıyla girip “Valinin yolu kesilir mi, açın burayı” diyerek, evleri ve anıtsal yapıları yıkarak yol açıyordu. Paşa’nın bu uygulamaları kimine göre “taşkın kişiliğinden” kimine göre ise içinde bulunulan dönemin taşıdığı “Batıcı” unsurundan kaynaklanmaktaydı.
Tanzimat fermanı ile birlikte kentte, sosyal, politik, ekonomik ve kültürel dönüşümler yaşanıyordu. 19. yüzyıl sonunda hem ticaret, hem de konaklama işlevlerini barındıran hanların yerini oteller ve işhanları almaya başlamıştı. Bu dönemde bölgeye yönetim ve kültür yapıları yapılmış, Osmanlı’daki modernleşme hareketinin bir yansıması olarak modern kamusal mekanları birleştiren geniş yeni yollar açılmıştı. Vali Ahmet Vefik Paşa döneminde Saray Caddesi genişletilerek ismi Hükümet Caddesi olmuştu. Gemlik Caddesi yapılmıştı. Vali Münir Paşa döneminde ise Maksem Caddesi açılmıştı. Vali Mahmut Mümtaz Reşit Paşa (1903-1906) döneminde de Mecidiye ve Hamidiye Caddesi…
Sultan II. Abdülhamit’in (1876-1909) tahta çıkışının 25. şeref yılı anısına Bursa’da birçok etkinlik de gerçekleşti. Müze-i Hümayun’un açılması; Temenyeri’nde Hamidiye Çeşmesi’nin yapılması, Murat Hüdavendigar ve Orhan Cami’nin onarılması bunlar arasındaydı. Hamidiye Caddesi’nin açılmasının da aynı tarihlerde gerçekleştirilmesi ve caddenin batı girişine tuğla işçiliği ile karakol ve çeşme yaptırılması, Acem ve Arap tarzı pencereler kullanılması, caddenin kuzeydoğu köşesindeki Saman Pazarı denilen bölgede benzer bir karakol ve çeşme yapılması Vali Reşid Mümtaz Paşa’nın eseriydi. Benzer bir çeşmeden Mecidiye Caddesi’nin (Fevzi Çakmak) caddesi köşesine de yapılmıştı. Bu çeşmelerin Ulu Cami’nin güneybatı köşesinde Sultan Abdülhamit II. döneminde 1903’te yapılan Çinili çeşme esas alınarak uygulandığı görülür. Hamidiye Caddesi’nin çeşme ve karakollarının da Sultan II.Abdülhamid’in tahta çıkışının 25. şeref yılını taçlandırmak için yapılan etkinlikler arasında gerçekleştirildiği belirgin bir şekilde ortada...
Bugünkü adı Cumhuriyet Caddesi olan Hamidiye Caddesi, Hükümet Caddesi’nin kuzeyinde ve bu caddeye paralel olarak Hanlar bölgesi sınırında Doğu-Batı doğrultusunda açılırken caddenin batı ülkelerindeki gibi düz ve geniş olması sebebiyle birçok değerli taşınmaz kültür varlığı (han, hamam, mimari eserler, çeşmeler vb.) kısmen veya tamamen yol için feda edildi. Örnek vermek gerekirse caddenin batısındaki Marsilya kiremiti, delikli tuğla, kanalizasyon ve kuyu künkleri gibi ürünler üreten bir fabrika ile sağ yamaçta bulunan karakol, çeşme ve Pirinç Han’ın kuzey batı köşesi yola gitmişti. Gökçenlerin fabrikası da yol yapımı nedeniyle ikiye ayrıldı ve “yolgeçen fabrikası” olarak anıldı. Pirinç Han’ın doğusundaki Tavuk Pazarı Hamamı’nın soğukluk bölümleri de yol için yıktırılmıştı. Perşembe Hamamı(Kadı Hamamı)’nın da soğukluk kısmı ve kubbesinin bir bölümü yıktırılarak kesilmişti. Tahıl Hanı da bu yıkımdan nasibini alanlar arasındaydı. 19. yüzyıl başında Bursa çarşısında görülen fiziki değişimler, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki modernleşme süreci ile paralel ilerliyordu. Sonraki süreç caddenin kaderini ve ismini değiştirmeye devam etti. Yola Sultan Abdülhamit adına izafeten Hamidiye adı verildi. Ancak caddenin ismi Meşrutiyet’in ilanıyla “Meşrutiyet Caddesi” oldu. 1926’da ise Meşrutiyet adı “Cumhuriyet Caddesi” olarak değiştirildi.
Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nin Unesco Dünya Mirası Listesi’ne girmesi yönündeki çalışmalar devam ederken, bölgedeki ticari alışkanlıklar da değişiyor. Toptancıların başka bölgelere taşınmasıyla yapılacak kafe, restoran, eğlence ve konaklama mekanlarıyla Cumhuriyet Caddesi, gece gündüz “yaşayan” bir cadde hüvviyeti kazanacak. Zaten yatırımcıların dikkatleri çoktan bu caddeye çevrilmiş durumda. Cumhuriyet Caddesi’nin cephe düzenleme çalışmaları caddeyi daha bugünden Bursa’ya yakışır bir hale getirmiş durumda. Öyle gözüküyor ki buradaki çalışmaların çevresine yansımaları da aynı şekilde devam edecek ve şehir merkezi geleceğe daha “umutlu” bakacak.
Fotoğraflar: Demet Argun
Yararlanılan Kaynaklar
Bursa Defteri Dergisi – Haziran 1999 / Mayıs 2008 / Mart 2009
Tarih içinde Bursa – Bursa Büyükşehir Belediyesi Yayını – 1989
Tarihi Bursa Hanları ve Kapalıçarşı – Ted Bursa Koleji Kültür Yayınları – 2004
Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e Bursa – Raif Kaplanoğlu – 2006
Yer Adları Ansiklopedisi – Raif Kaplanoğlu
Bursa’da eski eserler, eski şöhretler – Şeref Erler – 1966
Çarşının öyküsü – Bursa Büyükşehir Belediyesi – 2011
Bursa Kaynakçası – Nezaket Özdemir – Bursa Büyükşehir Belediyesi – 2011
Nilüfer Akkılıç ve Bursa Şehir Kütüphaneleri
Saffet Yılmaz – Bursa Büyükşehir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler
Yard. Doç. Dr. Bedri Yalman