Bakacak
Bakacak, Uludağ Oteller Bölgesi’ne 5 km uzaklıkta. Asfaltlanmış yolun sonuna 150 metre kala yolun bittiğini gösteren işaretle karşılaşıyorsunuz. Bakacak’a ulaştıktan sonra sağ taraftaki patikadan çok daha rahat görüşü olan kayalıklara geçmek fotoğraf çekmek isteyenler için faydalı olacaktır. Çok güzel manzara ve Bursa’ya hakim fotoğraflar çekebileceğiniz bir yer. Ayrıca Bakacak’a Sarıalan’dan binebileceğiniz telesiyej ile de ulaşabilirsiniz.
Evliya Çelebi Seyahatname’de Bakacak’ı şöyle anlatmış; “Bakacak, mahalli fil hortumu gibi şehre eğimli bir yalçın kayadır. İnsan buradan aşağı bakamaz, aklı başından gider. Buradan, Bursa’nın Filadar Ovası’nda olan köyler, kasabalar, bağlar, bostanlar, Nilüfer Nehri ile sulanmış ova, bukalemun süsü gibi yapraklar halinde görülür. O kadar büyük bir dağdır ki, Bursa şehri altta gizlendiği için Ulucami, İç Kale ve Bedesten semtleri kesinlikle görünmez. Ancak uzak yerler de bir bir görülür. Öyle yüksek bir yerdir.”
Bakacak’ın güzelliğini tamamlayan bir diğer yönü de Bakacak’a varana kadar takip ettiğiniz istikamet. Oteller Bölgesi’ne dek Uludağ’ın eşsiz doğasıyla birlikte gelinen yol, Oteller Bölgesi’ni geçtikten sonra daha da güzelleşerek devam ediyor. Sağlı sollu çiçeklerle bezenmiş, ağaçlarla sarılmış bu yola girdiğiniz anda; arabayı bırakıp bütün yolu yürümek isteyecek, bütün güzellikleri en ince ayrıntısına kadar görmek hiçbir şeyi kaçırmamak ve hiç unutmamak isteyeceksiniz. Tertemiz hava, tatlı bir esinti, kuşların birbirlerine yaptıkları iltifatlar ve çiçekler… Bakacak’a gelip Bursa ovasına ilk baktığınız anda Nesimi’nin o ünlü sözü geliyor insanın aklına hemen, “Kâh çıkarım gökyüzüne seyrederim âlemi. Kâh inerim yeryüzüne, seyreder âlem beni…”
Yüzünüze vurup kulağınıza fısıldayan rüzgar, doğanın tam ortasında olduğunuzu geç kalmadan müjdeliyor size. 1800 metre yukarıda olduğunuzu bilmek bile tüylerinizi ürpertirken, manzaranın büyüsünün vermiş olduğu huzur bambaşka bir diyara götürebiliyor insanı. Bakacak’ın ilk etkisini atlatıp kendinizi doğanın içerisine bıraktığınız anda ise işin keyfi başlıyor.
Evliya Çelebi yüzyıllar evvel geçtiği bu eşsiz manzara hakkında Seyahatnâme’ye birçok satır karalamış… Seyahatnâme’ye göre, eskiden buradan aya bakarlarmış. Ramazan ayının başlangıcında “Hilal” görünür mü görünmez mi, buradan baktıkları için bu mevkiye “Bakacak” denmiş… Eğer Ramazan hilalini görürlerse, ateş yakarak şehir halkına haber verirlermiş. Böylece kaleden toplar atılarak ertesi günü oruç tutulurmuş.
Bakacak hakkında daha fazla bilgi almak için tıklayın