Baş ağrısının nedenleri
“Başım çok ağrıyor”, “Baş ağrısı beni delirtiyor”, “Başım çatlıyor sanki” gibi cümleleri etrafımızdaki insanlardan sıklıkla duyarız. Baş ağrısı bazen bir anda bazen de kendini hissettire hissetire gelir. Baş ağrısının beslenme, stres ve hormonlarla yakından ilişkisi vardır.
Baş ağrısı nedeniyle doktora başvuranların sadece %5-7’sinin şikayetleri, bu ağrıya neden olabilecek yapısal bir bozukluktan kaynaklanır. Oysa ağrılar çoğu zaman kişinin iş yapabilmesini ya da fiziksel bir etkinliği yapmasını engelleyecek boyutlardadır.
Baş ağrısı rahatsızlığının onlarca sebebi vardır, bu durum zaman zaman ciddi boyutlara ulaşır ve yaşamı tehdit eden problemler haline gelir. Baş ağrısının ciddi olabileceğini gösteren bazı önemli ipuçları vardır;
- Hasta 50 yaş üzerindeyse,
- Eşlik eden ciddi bir sistemik hastalık veya kanser varsa,
- Hasta hayatında ilk defa bu kadar şiddetli bir ağrı tarif ediyorsa,
- Ağrı giderek sıklaşıyor veya basit ağrı kesicilere yanıt vermeyecek düzeyde şiddetli hale geliyorsa,
- Ağrıya başka nörolojik yakınmalar eşlik ediyorsa.
Baş ağrısı türleri arasında ilk sırayı alan migren, her dört kadından birinin kâbusu olur. Doktor desteği almak isteyenlerin büyük çoğunluğu ise teşhis sıkıntısı yaşar. Migreni tetikleyen unsurlar arasında ilk sırayı stres alır.
Baş aktör östrojen hormonu
Migren çoğunlukla kadınlarda görülür. Migren beyindeki kan damarlarındaki değişiklikten dolayı oluşur. Kadınlardaki hızlı hormonal değişimlerin sıklığından ötürü de kadınlarda daha yoğun görülür. Beslenme de migren tedavisinde önemli bir yer alır. Çikolata, turunçgiller, kırmızı şarap, kahve ve peynir migreni tetikleyebilen besinlerdir. Bunların yanı sıra salam ve sosislerdeki koruyucu maddeler, sigara içmek, kansızlık veya tiroid bezinin yanlış çalışması gibi durumlar da migren ataklarını tetikleyebilir. Bazı migrenli hastaların atakları ise stres, uykusuzluk, açlık, üzüntü ve sıkıntı nedeniyle artabilir. Baş ağrısı tedavisinin bir ekip işidir. Neden olan bir ya da birden fazla sorun olabilir. Bu sebeple çok yönlü bir araştırmayla doğru sonuca ulaşılabilir.
Migren doğru tanı, doğru tedavi ve düzenli doktor kontrolü ile kişinin günlük yaşamını rahatça sürdürebileceği bir hastalıktır. Migren tedavisinde ilk adım ağrıları tetikleyecek faktörlerden uzak durmak ve günlük hayatın düzenlenmesidir. Migren tedavisinde ayrıca ağrıyı önleyecek (profilaktik) tedaviler ve ağrı başladığı zaman bunu dindirecek atak tedavileri vardır. Tüm bunların doğru bir yaklaşımla uygulanması tedavi başarısını oldukça artırmaktadır.
Sağlıklı dolu bir yaşam dilerim.