Bu sezonun tekrarı yok
Yazı: Dilek Şen
Üzerimizdeki kış uykusundan uyanıp, miskinliğimizden silkinmeye başladığımız bahar ardımızda kalırken, pazar kahvaltısı rehavetinden gevşeyerek ayrıldığımız yaz sezonundayız.
Güneşin, denizin, kumun mevsimi; dağ bayır gezmenin, uçurtma uçurmanın, yeni yerler keşfetmenin ve kamp ateşi yakmanın mevsimi. Yakılan ateş başında dost sohbetlerini paylaşmanın, yazlık arkadaşlarının, yaz aşklarının mevsimi. Kanımızı kaynatan yaz, güneşin ısıttığı yürekler ve tatil keyfinden belki bu dönemde yaşanan her anı bambaşka bir izle kalır aklımızda, her yazın kendine özgü bir mirası vardır yaşanmışlıklarımız arasında. Hatta “geçen yaz ne yaptığını biliyorum” bizler için sadece bir film ismi olmakla kalmaz, uzun yaz gecelerinin sohbet başlığı olarak kayda geçer.
Geçen yaz ne yaptığınızı bilmiyorum ama bu yaz yapabilecekleriniz için naçizane önerilerim olacak. Tatil enteresan bir süreçtir, en yakın dostla gidilip kanlı bıçaklı dönülebilir, orada tanışılan yeni simalar en güzel anlarınızın ve anılarınızın ortağı olabilir. Kimileri lüks tatil köyüne gitmek ve son gününe kadar sınır dışına çıkmadan bu köylerin tadını çıkarmayı sever, kimileri bildiğin köy hayatına özlemini gidermek için tatilde köyüne gider. Bazıları çadırını sırtına alıp dağ bayır kamp keyfi ararken, bazıları mistik butik otellerde, sakin ve dingin tatilleri seçer. Bu sebeple şehirde hayatı paylaşmaktan keyif aldığınız her dostla tatile gidilmez, nasıl ki herkesin ev hali başkaysa tatil hali de bambaşka olabilir. En güzeli ortak zevkleri olan gruplarla kendi keyfinizi paylaşmanızdır, böylece eski dostlar yine sizinle bıraktığınız yerde, yeni dostlar tatil sonrası yanınızda kalır.
Yurtiçi tatiller için belki de dünyanın en şanslı ülkelerinden birinde yaşıyoruz. Doğal güzellikleri ile dikkatleri çeken Karadeniz yaylarını gezmek için sahil şeridinden doğayla hasret gideren bir yolculuk yapabilir Safranbolu evlerinde konaklayabilir, Amasra’da günbatımına şahitlik edip, Trabzon yaylalarında yeşilin binbir tonunu gözlemleyebilir, sislerin arasındaki gizemi keşfedebilirsiniz. Denizin ve güneşin tadını çıkarmak için güneye inebilir, Akdeniz sahillerinde keyifli etkinlikleri sabahın ilk ışıklarına dek süren eğlencelerle süsleyebilirsiniz. Tarihe meraklı ve doğanın tarihle buluştuğu bir tatil isteyenler çin Likya turu güzel bir başlangıç olabilir, Ege’nin evsahipliği yapmış olduğu tarihi mirası doyasıya yaşayabilirsiniz. Doğanın büyüsüne kapılmak, güneşin doğuşunu balonla izlemek isteyenlerdenseniz; Anadolu topraklarında Ürgüp ve Göreme’ye gidebilir, Avanos’ta toprak çanak yapmayı deneyimleyebilir, dünyanın en lezzetli şaraplarını yerin yedi kat altındaki şehirlerde tadabilirsiniz. Ve Türkiye’nin bambaşka bir yanı “Tanrıların Tahtı” olarak bilinen Nemrut’un gizemini yaşamak isterseniz, medeniyetin ve tarihin, sayısız yeni lezzetin keşfini burada yaşayabilir, bugüne kadar uzağında kaldığınız bir hayatı gözlemleyebilirsiniz.
Bu seçenekler arasından keşfetmek isteyeceğiniz rotayı seçerken içinizdeki sese kulak verin, sizi davet eden her neresiyse o yöne gidin. Giderken yanınızda anı donduracak bir fotoğraf makinası olmasına mutlaka dikkat edin, çünkü başka hiçbir yaz bu yaz gibi olmayacak. Yaşanan hiçbir anın tekrarı olmadığı gibi bu tatilinizin de tekrarı yok, bunu hissederek yaşayacağınız tatil bugüne kadar ki en güzel tatiliniz olacak. Size ve sevdiklerinize şimdiden keyifli, kahkahalarınızla şenlenmiş, gülümseyen fotoğraflarınızın olduğu muhteşem bir tatil diliyorum, dönüşte görüşmek üzere.