Çocuklar için özgürlük…

Özgürlüğü en güzel yaşayanlardır çocuklar; istedikleri gibi oynarlar, özgürce koşarlar, özgürce çizerler… Ta ki bir yetişkinle karşılaşana kadar. O zaman başlar kurallar; “öyle ağaç mı olur, evin çatısını kırmızı boya, yavaş koş düşersin, hiç uçan at olur mu” derken çocuğumuzun içindeki özgür düşünme, özgür hareket etme davranışları yerini koşullu ve korkulu adımlara bırakır.

Plajda aile

Terapi seanslarında en çok zorlandığımız alan şudur: çocuğun kendisini tekrar çocuk gibi hissetmesi. Birçok ebeveyn için çocuğunun büyük gibi konuşması, büyük gibi davranması zeka belirtisiyken, uzmanlar için olduğu yaşı yaşaması, ona göre davranması, kendini böyle kabul etmesi daha önemlidir. Bunun için neler yapılabilir:

  • Özgür çizim günleri: Fırça, kalem kullanmadan parmak boyalarla ya da farklı nesnelerle boyama denenebilir. Burada amaç güzel bir resim çıkarmak değil, ellerimizin özgürce hareket etmesine izin vermektir.
  • Özgür yazım zamanı: Aile etkinliği olarak yapacağınız bu çalışmada çocuğun başlatacağı cümleyi diğer aile fertleri birer cümle ekleyerek devam ettirir. Birkaç tur bu şekilde devam eder ve en sonunda aile bir öykü yazmayı başarır. Edebi bir değeri olmasından çok, aile fertlerinin düşüncelerini özgürce ifade etmesi gereklidir.
  • Özgür hareket zamanı: Evde ister müzik eşliğinde ister sessiz bir ortamda, aile üyeleri gününü nasıl geçirdiklerini beden hareketleriyle anlatabilirler.
  • Özgür duygu zamanı: Duygu ifadesi, hem yetişkinler hem çocuklar için zordur. Bu nedenle özgür ifade için basit çalışmalar denenebilir. Bugün bir yüz olsaydı yüzünü nasıl çizerdin? Bugününe 1-5 arasında nasıl bir puan verirdin? 1 çok kötü-5 çok iyi gibi. Bana bugününü tek kelimeyle anlat bakalım.
  • Özgür oyun zamanı: Anne babalar oyun içinde yetişkin olduklarını kanıtlamak, göstermek isterler. Bu çocuğun oyun kurmasını, devam ettirmesini, neden-sonuç ilişkisi kurmasını engeller. Örneğin, 3 yaşındaki bir çocuk kule oyunu oynadığında anne-baba “bak şimdi onu koyarsan düşecek, bak demiştim, düştü” diyebilir. Bunun yerine “nasıl yapsan iyi olurdu, hadi sen bana ne yapacağımı söyle” diyebilir. Böylece çocuk kendisini yönlendirilmiş hissetmeyecektir. Özgür oyun, bilinçdışının ortaya çıkmasına da çok yardımcı olacaktır. İyi bir gözlemle özgür oyundan birçok ipucu elde edebilirsiniz.
  • Özgür drama: Çocuklar taklit etmeyi, “miş gibi” yapmayı çok severler. Burada özgürlük içinde kimi, nasıl canlandırmak istediğini sorabilir ve size küçük bir gösteri hazırlamasını isteyebilirsiniz. Aile ilişkilerini geliştirmek açısından en iyi yöntem anne-babayı canlandırmasıdır. Böylece çocuğunuzun gözünden kendinizi seyredebilirsiniz. Önemli olan burada herhangi bir engellenmede, ketlemede bulunmamaktır. Aynı şekilde siz de onu canlandırırsanız onun için iyi bir gözlem çalışması olacaktır.
  • Özgür yemek: Çocuğunuzla birlikte yemek hazırlamak, burada saçma da olsa birçok malzemeyi karıştırmak, en sonunda tadına bakıp birlikte yememek zaman zaman sınırların dışına çıkmanın keyfini de size gösterecektir.

Tüm çalışmalarda özgürlüğün sınırsızlık olmadığını anlatır, kendisini rahat hissettiği anları anlatmasını isterseniz en verimli etkinlikleri evde yapmış olabilirsiniz. Özgürce yaşayan, özgürlükten keyif alan ailelerin oluşması dileğiyle…

Yazı: Psk. Ayşegül Alkış

Bu da ilginizi çekebilir
Kapalı
Başa dön tuşu