Efsane aşk sahneleri

 

Casablanca
Casablanca

Siyah-beyaz bir aşk üçgeni

“Dünya harabeye dönerken, biz aşık olmakla uğraşıyoruz”

Casablanca (1942)  

Savaşın ortasında geçen bir aşk üçgenini anlatan Casablanca filminden efsaneleşmiş bir kare… Filmden sonra moda akımı haline gelen trençkotuyla Rick (Humprey Bogart) ve “tekrar çal Sam” repliği ile hafızalardan silinmeyen Ilsa’nın (Ingrid Bergman) birbirlerini son kez gördüğü o an. 3 dalda Oscar alan ve 2002 yılında ABD Film Enstitüsü tarafından “tüm zamanların en iyi aşk filmi” seçilen film, sinema tarihinde yeri doldurulamaz bir iz bırakmıştı.

Rüzgar gibi geçti
Rüzgar gibi geçti

30’lu yıllardan gelen aşk rüzgarı

“Bunu yarın düşünürüm; çünkü yarın başka bir gün”

Rüzgar Gibi Geçti (1939)

Amerikalı yazar Margaret Mitchell’in “Gone With the Wind” isimli romanından uyarlanan; süresi yaklaşık dört saat, etkisi ise uzun yıllar süren film Rüzgar Gibi Geçti’den tutku dolu bir an… Scarlet O’hara’nın (Vivien Leigh) Rhett Butler’e (Clarck Gable) karşı duyduğu öfkenin, yerini fırtınalı bir aşka bırakmaya başladığı bu an, filmin unutulmaz sahneleri arasından sadece bir tanesi. Savaş ve aşkın bir arada anlatıldığı, sekiz dalda Oscar’a layık görülen filmin diyalogları, müzikleri, görselliği ve karakterleri ile sinema tarihinin en büyük epik-dram türü eserlerinden biri olma özelliği de taşıyor.

Titanik
Titanik

“Batmaz” gemideki “ölümsüz” aşk

“Atlarsan, atlarım”

Titanic (1997)

1912 yılında yaşanan büyük bir faciayı beyaz perdeye taşıyan yönetmen James Cameron, filmle birlikte efsanevi bir aşk hikâyesi de yaratmış oldu. Özellikle bu kare ile ölümsüzleşen “Jack ve Rose”nin “Oscar”lık aşkı, “Titanic” faciası ile birlikte anılmaya başlarken; onların “uçtuğu” bu sahne sevgililer tarafından hâlâ taklit ediliyor. “Batmaz” olduğu iddia edilen gemi batsa da, kaderin gemide birleştirdiği, ayrı dünyaların insanı iki aşığın kurgusal hikâyesi uzun yıllar unutulmayacak gibi…

Moulin Rouge
Moulin Rouge

Gizli aşk, kıskançlık ve ayrılık…

“Hayallerinin peşinden koşmadıkça, hayalden hayale gezmenin ne anlamı var?” Moulin Rouge (2001)

Fransa’nın en ünlü mekânlarından “Moulin Rouge”nin parlayan elması, güzeller güzeli Satine (Nicole Kidman) ile genç yazar Christian’ın (Evan McGregor) imkânsız aşkını anlatan filmin, unutulmaz anlarından biri… Adını geçtiği mekândan alan “Oscar”lı film Moulin Rouge, bugün bile kostümleri, dansları, şarkıları, renkli görüntüleri ve muhteşem oyunculuklarıyla, aşkı birçok yönüyle gözler önüne seren bir “aşk festivali” olarak hatırlanıyor.

Bu da ilginizi çekebilir
Kapalı
Başa dön tuşu