Hatha Yoga
Hatha Yoga geleneği ilk olarak M.S. 6. yy’da Bilge Matsyendranath ve öğrencisi Bilge Goraknath tarafından Hindistan’da kurulmuş. Yüzyıllar içerisinde gelişimini sürdürerek 15. yy’da Swami Swatmaram tarafından yazılan Hatha Yoga Pradipika ile bugünkü bildiğimiz şeklini almış. Buddha’yla aynı dönemde yaşamış olan Patanjali’nin Ashtanga Yoga’sında Buddha’nın öğretilerinin etkileri görülür. Ashtanga Yoga’da ilk olarak ahlaki yönlere vurgu yapılır. Aydınlanmaya giden sekiz basamakta kişinin takip etmesi gereken sosyal ve içsel kurallar bütünü vardır. Tantralardan etkilenen Hatha Yoga ise farklı bir yol izler. Hatha Yoga Ashtanga Yoga’da bahsedilen sosyal ve içsel disiplinin insanın kendiliğinden sahip olması gereken, sahip değilse de zaman içinde içsel bir dönüşümle ortaya çıkaracağı bir değerler bütünü olduğunu ileri sürer. Kişi zorla bu değerleri takip edecek olursa kendisini daha ileri bir bilinç seviyesinde değil içsel bir çatışma içerisinde bulacaktır. Bu değerleri körü körüne inanmadan, hissetmeden uygulamaya çalışmak kişilik üzerinde dengesizlik ve zihinde huzursuzluk yaratacaktır. Bu nedenle kişinin bu sosyal ve içsel disiplini takip edebilmesi için önce kendini hazırlaması gerekir. Zaman içerisinde Hatha Yoga yolunda ilerleyen birey geçirdiği dönüşümle bu değerleri kendiliğinden takip etmeye başlayacak ve Ashtanga Yoga’nın da son adımı olan Samadhi’ye, yani aydınlanmaya ulaşacaktır. Bu anlayış üzerine kurulan Hatha Yoga basit ve mantıklı bir yaklaşım geliştirmiştir.
Hatha Yoga’da atılacak ilk adım bedeni arındırmaktır. Hindistan kökenli ve yaklaşık 5000 yıllık bir yaşam bilimi olan Ayurveda’ya göre bedende üç ayrı madde vardır ve bunlar mukus, gaz ve asittir. Bedende bu üçü dengenlendiğinde kişi ideal sağlık haline kavuşur. Hatha Yoga geliştirdiği altı farklı temizlik yöntemiyle bu üç maddeyi dengelemeyi hedefler. Neti (burun temizliği), Dhauti (dahili temizlik), Basti (yogik lavman), Nouli (karın masajı), Kapalbhati ve Trataka (göz temizliği) uygulanarak solunum, sindirim, boşaltım ve sinir sistemi başta olmak üzere bütün bedensel sistemler dengelenir. Bu yöntemler aynı zamanda yaşam enerjisi Prana’nın bedenimizde dolaştığı kanallardaki mevcut tıkanıklıkları da temizleyerek fiziksel ve zihinsel rahatsızlıklardan kurtulmamıza yardım eder.
Temizlik teknikleriyle arındırılmış beden için bir sonraki adım Asanalar yani Yoga duruşlarıdır. Asanalar meditasyon ve ileri teknikler için gerekli olan rahat ve sabit duruşlardır. Bir Yoga duruşunda bedeni önce farklı şekillerde esnetir ve gerdiririz. Daha sonra o duruşun içinde sakinleşerek, rahat bir şekilde kalırız. Bu da bedeni kuvvetlendirir ve dayanıklılığını artırır. Özellikle kas sistemi kuvvetlenerek diğer sistemleri destekler. İç organların işleyişi ve etkinliği artar. Bu da bedenin diğer kısımlarını olumlu bir şekilde etkiler. Yoga duruşlarında aynı zamanda zihinle bedeni birbirine bağlamaya çalışırız. Nefesimize de dikkat ederek gerdirdiğimiz eklemlere ve kaslara odaklanarak beden farkındalığımızı yükseltmeye çalışırız. Asana çalışması esnasında bedenin farklı bölgeleri esnerken ve gerilirken rahatlamak, sakin kalabilmek öğrenilen bir hünerdir. Bu çalışmalar beden, zihin ilişkisini kuvvetlendirir. İleri düzey farkındalık çalışmaları için başlama noktası sağlıklı bir bedendir. Yoga duruşlarına çalışmamızın nedeni de budur.
Hatha Yoga’nın üçüncü aşaması Pranayama; yaşam enerjisini kontrol etmemizi sağlayan nefes çalışmalarıdır. Evrendeki yaşam enerjisine Prana denir ve bütün olaylar bu enerjinin hareket etmesinin sonucu olarak ortaya çıkarlar. Bedende de hareket eden bu enerji kontrol edilebildiğinde bütün bedensel ve zihinsel etkinlikler de kontrol edilebilecektir. Pranayama teknikleriyle psişik enerji merkezleri olan “çakralar” arındırılır ve bedendeki Kundalini enerjisi uyandırılarak üst çakralara yönlendirilir. Kundalini enerjisi yükselip tepe çakraya ulaştığında farklı bir bilinç düzeyine geçilir ve aydınlanma gerçekleşir.
Hatha Yoga’da bahsedilen son aşama ise Mudralar ve Bandhalardır. Mudra belirli bir bilinç, duygu ya da tutum halini gösteren el kol hareketleridir. Bandhalar ise bedendeki Prana akışını kontrol etmeye yarayan enerji kilitleridir. Tarih boyunca Yogiler Mudraları ve Bandhaları düşünce süreçlerini, zihin ve duygu hallerini değiştirmek için kullanmışlardır. Zihni odaklamaya yarayan, farkındalığı yükselten, Kundalini enerjisini uyandıran ve hatta psişik yetenekleri harekete geçirebilen Mudralar vardır. Bunların aynı zamanda beden üzerinde önemli etkileri vardır. Sinir sistemini ve endokrin sistemini dengelerler. Sempatik ve parasempatik sinir sistemi uyarımlarını düzenlerler. Asana ve Pranayama pratiği iyice oturtulduktan sonra uygulanması tavsiye edilen Mudra ve Bandhalar hiçbir bilinçli çaba sarfetmeden doğal, derin bir meditasyon hali uyandırırlar.
Kısaca Hatha Yoga beden arındırılması, beden zihin ilişkisinin kuvvetlendirilmesi ve pranik tekniklerin öğrenilmesi üzerine odaklanan bir Yoga türüdür. Beden ve zihin dengeye geldiğinde kişi yüksek bilinç hallerine geçmeye hazır olacaktır. Bugün dünyadaki Yoga merkezlerinin çoğunda Hatha Yoga temelli Yoga dersleri uygulanmaktadır. Zaman içerisinde bazı yoga eğitmenleri Yoga duruşlarında bazı değişiklikler yaparak, sürelerini, sıralamalarını, hızlarını değiştirerek kendi isimleriyle anılan Yoga türleri oluşturmuşlardır. Ashtanga ve Hatha Yoga, Yoga felsefesinin temelindeki öğretilerdir.