Haydi oyuna!

Her zaman “Düşünen ve sorgulayan bireyler yetiştirelim” diyoruz. Ama nasıl? Tabii ki çocuklarımızın kalbine giden en sihirli yolla: Oyunla!

 Bu kez sizlere düşle-yap atölyemizde tüm öğrencilerimizin bayılarak oynadığı “Mangala Zeka Oyunu”ndan bahsetmek istiyorum. Mangala; çok eski yıllarda Anadolu topraklarında Türkler tarafından oynandığı bilinen bir zekâ oyunudur. Zamanla tüm dünyaya yayılmış ve her gittiği yörede ufak değişiklikler göstererek zihinlere tazelik saçmaya devam etmiştir. Gittiği yörelerde: “9 Kumalak ve Mancala” gibi değişik isimler alsa da Anadolu’da Mangala” adıyla bilinir.

Mangala; 12 adet çukur ve 48 taş ile oynanır. Oyuncuların taşlarını biriktirebilmeleri için birer de hazineleri vardır. Açılan çukurlar “kuyu” veya “ocak” diye adlandırılır ve oyuna başlamadan önce her kuyuya 4 tane taş koyulur. Oyuna kimin başlayacağına eşler karar verir veya kura çekilir. Başlayan oyuncu kendi önünde bulunan kuyulardan istediği bir kuyu seçer ve içindeki tüm taşları avcuna alır. Taşları seçtiği kuyudan başlayarak saat yönünün ters yönünde her kuyuya 1 taş gelecek şekilde dağıtır ve sıra rakibe geçer. Bu basit mantıkta devam eden oyunun kıvrak ve stratejik düşünmemizi tetikleyecek kuralları var. Ben öğrencilerime öğretirken kuralları yavaş yavaş ve farklı zamanlarda öğretmeyi seviyorum böylece daha rahat anlıyorlar ve oyunu daha iyi kavrayabiliyorlar. Mesela; oyun devam ederken oyuncunun dağıttığı taşlardan en sonuncusu kendi hazinesine denk gelirse, o oyuncu tekrar oynama hakkı kazanır ve sıra rakip oyuncuya geçmez. Bu kuralı uyguladığımız her hamlede rakip oyuncuyu bekletebilir ve üst üste oynayarak taşları toplayabiliriz.

Başka bir kural ise oyun devam ederken oyuncunun dağıttığı taşlardan en sonuncusu rakibin kuyularından bir tanesine denk gelir ve o kuyuyu çift sayı yaparsa oyuncu o kuyudaki tüm taşları hazinesine koyabilir. Gene son taş mantığıyla oyuna devam edersek; son taşımız kendi boş kuyumuza denk geldiğinde karşıdaki rakip kuyuda taş var ise hem son taşımızı hem de karşı kuyuda bulunan taşları kendi hazinemize alabiliriz.

Dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta ise rakip hazineye taş koymamaktır. Oyuncu rakip hazineyi atlayarak kendi kuyularına dağıtmaya devam etmelidir. Oyundaki amaç; hazinede çok sayıda taş biriktirmektir. Bir oyuncunun kendine ait kuyularında taş kalmadığı an oyun sona erer ve taşlarını önce bitiren oyuncu rakip kuyularda kalan taşları da kendi hazinesine alma hakkı kazanır. Oyunun sonunda hazinelerdeki taşlar sayılır ve çok sayıda taşı olan taraf oyunu kazanır.

Düşle-yap atölyemizde uzun yıllardır öğrencilerimizle oynadığımız bu oyunu sizlerle de paylaşmak istedim. Mangala oyununu sıkça oynayan çocuklarda öngörü, planlama, düşünme ve sorgulama becerilerinin geliştiğini gözlemlemekteyim. Mangalanın 8 yaş üstü her bireyin rahatlıkla anlayabileceği ve bayılarak oynayacağı bir oyun olduğunu ifade edebilirim. Yaratıcılığınızı kullanarak kendi mangalalarınızı yaratabilir ve çocuklarınızla keyifle oynayabilirsiniz. Haydi oyuna! Evde tabak, çanak, taş, boncuk ne varsa kullanabilirsiniz. Biz yaptık, oynadık ve sizlerle paylaşıyoruz.

Düşünen, sorgulayan ve üreten nesiller yetiştirmek ümidiyle…

Aymer Zülfikar TED Bursa Koleji Düşle Yap Öğretmeni
Aymer Zülfikar
TED Bursa Koleji
Düşle Yap Öğretmeni

 

 

 

 

Bu da ilginizi çekebilir
Kapalı
Başa dön tuşu