Kaldığımız yerden
Bir önceki sayıda inşasına başladığımız kitin genel özelliklerinden bahsetmiş, statik modelciliğe başlangıç için gerekli malzemeleri kısaca sizlere tanıtmıştım. Uçak maketleri genelde, aksi belirtilmedikçe kokpitin yapımı ile başlar. Yapım klavuzunun yönlendirdiği şekilde kokpitin yapımına başladım.
Kiti ilk kez yapacağım ve çok parçalı bir kokpit yapısına sahip olması dolayısı ile, daha önceki tecrübelerimden de yola çıkarak, tamamen yapım klavuzundaki adımları takip ettiğimi söyleyemem ama genel olarak klavuzdaki süreci takip ettim diyebilirim.
Öncelikle kullanılacak parçaları çerçevelerinden keserek gerekli olanların temizlik ve tesviyelerini yaptım (Parça temizliği ve tesviyesi oldukça önemlidir çünkü parçalardaki kalıp ya da kalıp itici izleri gerekli işlemler yapılmadığı takdirde sonucu negatif yönde etkilerler. Eğer görünmeyecek bir yerde kalıyorlarsa çok önemli olmayabilir, yani üzerinde işlem yapmak keyfinize kalmıştır. Ama bu izler görünür yerlerde ise mutlaka tesviyesinin yapılması gerektiğinin altını çizmeliyim.) Daha sonra bu parçaların hangisini montajını yapmadan, hangisini montajını yaptıktan sonra boyayacağıma göre grupladım. Gruplama işleminden sonra montajını yaptıktan sonra boyayacağım parçaları gerekli yerlere monte ettim. Montaj işleminin ardından kokpitin referans fotoğraflarını baz alarak bazı kablolama detaylandırmaları yaptım. Küçük ölçekli modellerde belki çok gerekli olmayabilir fakat montajını yaptığım uçağın 1/32 ölçekli olması ve kokpiti açık bitirmeyi planladığım için bu detaylar benim için önemliydi. Bu işlemlerin ardından kokpite genel olarak astar boyası uyguladım (astar boyası benim tüm modellerimde uyguladığım bir süreç. Bu işlem hem üzerine atacağınız diğer katların daha iyi tutunmasını sağlayacak hem de kullanacağınız renkler, astar katta kullandığınız renge göre daha iyi görünecektir).
Astar boya katı üzerine Pre-Shading (ön gölgeleme) olarak adlandırılan bir teknik uyguladım. Bu uygulama yüzeydeki detayları gölgelendirerek daha dramatik ve görsel yönden daha gerçekçi bir sonuç almanızı sağlıyor. Bu işlemin hemen ardından Spitfire’ların ve o dönemin İngiliz uçaklarının klasik kokpit rengi olan RAF İnteriror Green’i kapatıcılığını rahatça kontrol edebileceğim bir şekilde incelterek airbrush ile yüzeye uyguladım. Artık kokpit genel olarak detay renkleri uygulanmasına hazır hale gelmişti. Bu renkleri de uyguladıktan sonra eskitme ve kirletme aşaması için kokpitin geneline parlak vernik katı uygulayarak o ana kadar yaptığım boya katmanlarını koruma altına aldım.
Artık kokpit referans fotoğrafların ışığında eskitilme ve kirletilmeye hazır hale geldi. Bu aşamadan sonra yağlı boya ile filtreleme yaptım. Filtrelemenin ardından çeşitli yerlerde boya dökülme ve yıpranmalarını simüle ettikten sonra kokpit resimlerde gördüğünüz hale geldi. Artık kokpit gövde içine yerleştirilmeye hazır. Bir sonraki sayıda kaldığımız yerden devam etmek üzere hoşçakalın.