Kolon kanserinden korunmanın ipuçları

Çağımızın en önemli hastalıkları arasında yer alan kolon(kalın bağırsak) kanseri, mide ve bağırsak sisteminin en sık görülen kanserleri arasında yer alır. Batı ülkelerinde yaşam boyu bu kansere yakalanma riski yüzde 6’dır. Tahmini olarak her 18 kişiden birinin kolon kanserine yakalanma riski taşıdığı söylenebilir. Bu son derece önemli bir rakamdır ve kolon kanserinde erken teşhis çok önemlidir.

Bağırsak kanserlerinin esas nedeni bilinmemekle birlikte, risk faktörlerinin ortaya konularak nedenleri ve korunma yolları ile ilgili birçok çalışma yapılmıştır. Kalın barsak kanseri sanayileşmiş ülkelerde daha sık görülür. Yağlı, yüksek kalorili ve posa içermeyen gıdalarla beslenme risk olarak kabul edilir. Kesin olarak kanıtlanmamakla birlikte lifli gıdaların tüketilmesi bağırsaktaki zehirli maddeleri seyreltmek ve kolon kanserinden korunmak açısından önemli olduğu kabul edilir. Ayrıca brokoli gibi sebzelerde olan ve kanserojen etkenleri yok eden bazı maddelerin koruyucu olduğu ileri sürülür.

Kalsiyumun kalın barsak kanserinden koruduğunu belirten çalışmalar olması nedeniyle, kalsiyumdan zengin süt, yoğurt gibi gıdaların tüketilmesi faydalı olabilir. Ayrıca tartışmalı olmakla birlikte A, C, E vitaminlerinin ve çinkonun kansere karşı koruyucu olabileceği öne sürülür. Yine kesin olmamakla birlikte aspirin ve benzeri bazı ilaçların kanser ve kansere neden olan poliplerden korunmak için faydalı olabileceği iddia ediliyor. Düzenli spor yapılmasının da, kansere karşı koruyucu olabileceği ileri sürülüyor.

Alkol ve sigaranın da içilen miktar ve yıla bağlı olarak polip ve kanser gelişimini arttırdığına ait çalışmalar bulunuyor. Bazı çalışmalarda “demir” ilacı alan kişilerin beraberinde “alkol” almasının kanser artışına yol açabileceği iddia ediliyor.

Kolon kanseri

Akrabalarında kolon kanseri bulunan kişilerin kolon kanserine yakalanma riskleri, diğer kişilere göre 2 ile 4 kat fazla. Bu nedenle, akrabalarında bağırsak kanseri olanların çok daha dikkatli olması gerekiyor. Ayrıca Ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi iltihabi bağırsak hastalığı olan kişilerin kanser gelişimi açısından yüksek riskli olması nedeniyle düzenli kontrollerinin yapılması gerekir.  

Kolon kanserlerine genellikle bağırsakta oluşan poliplerin sebep olması nedeniyle, bu poliplerin kansere dönüşmeden önce tespit edilebilmesi ve çıkarılması çok önemlidir. Bu nedenle hiçbir şikayet olmasa bile 50 yaşından sonra mutlaka bağırsak taramalarının yapılması, bunun içinde her yıl “dışkıda gizli kan” taraması ve 5 yılda bir “kolonoskopi” ile inceleme yaptırılması önem taşır. Daha önce, kalın bağırsakta polip saptanan kişilerin 1-3 yılda bir kolonoskopi ile takiplerinin yapılması gerekir. Bu şekilde başarılı tarama programları ile kolon kanseri riski yüzde 75-90 oranında azaltılabilir.

Son olarak bağırsak alışkanlıklarında değişiklik, kronik ishal, demir eksikliği anemisi ve makattan kanama gibi ciddi belirtileri olan tüm hastalara kolonoskopik tetkik yapılmalıdır. Kolonoskopi’nin ABD’de ilk sıra tercih edilen tarama aracı olduğu bilinen bir gerçektir.

Sağlıklı bir yaşam dilerim.

Op. Dr. Nejat Gülgör
Op. Dr. Nejat Gülgör
Başa dön tuşu