Spor dolu doğa keyfi

Dünyadaki cennet bahçeleri olan golf sahalarının ülkemizde çok değerli örnekleri bulunuyor. Türkiye’nin 2012 yılında Dünya Amatör Golf Şampiyonası’na ev sahipliği yapacak olmasıyla daha da perçinlenen golf serüvenimiz tüm hızıyla sürüyor. Dostlarınızla doğanın içinde spor yapma keyfini paylaştığınız bu sporda; yemyeşil çim sahalar, olağanüstü ormanlar, göller, ağaçlar ve hayvanlar da sizleri bekliyor.

Golf oyununun amacı, sahanın belirlenmiş 18 parkurunu (çukurunu) golf topuna en az vuruş yaparak tamamlamaktır. Diğer spor dallarından ayrılan özelliği ise, her sahanın golfun ana prensipleri dikkate alınarak, birbirinden farklı bir tasarımla yapılmış olmasıdır. Her çukurun uzunluğu da birbirinden farklıdır. Örneğin; birinci çukur 110 metredeyken, on altıncı çukur 250 metrede olabilir. 18’lik golf sahalarının toplam uzunluğu, normal olarak 5400 metreyle 7000 metre arasında değişebilir. Golfçunun gerçek rakibi diğer oyunculardır. Fakat saha zorlayıcı olduğundan rakip “golf sahasının kendisi” olarak görülür. Bu prensip nedeniyle profesyonel golf, sportmenliğe değer verenlerin en yüksek seviyede ödüllendirildiği, sportmen olmayanların kendilerini dışında buldukları bir dünyadır.

Golfun iki ana prensibi vardır; oyuncuya ve sahaya saygı. Bu prensiplere sıkı sıkıya bağlı hareket edilmesi sayesinde bu kadar yaygınlaşmış ve sevilmiştir. Günümüzde çok ilgi çeken ve milyarlarca dolar değerinde bir endüstridir golf. Her oyuncu sırayla başlangıç vuruşlarını yaparlar. Sahanın çukura kadar olan bölümünde fair-way adı verilen sahanın esas oyun alanına topu atmak amaçlanır. Bu alan diğer alanlara göre daha düzgün ve kısa kesilmiş çimlerden oluşur. Yaklaşık 30 ila 90 metre genişliğinde olabilir; vuruş yapmaya daha elverişlidir. Marifet topu düzgün çimli alanlara atabilmek…

Golf

Bu alanın iki yanında “rough” (kaba çim) adı verilen bölge yer alır. Bu bölgede uzun otlar, çalılıklar, ağaçlar veya kumlu ya da topraklı bölgeler yer alabilir. Buralardan golfçunun vuruş yapabilmesi için özel teknikler gereklidir. Doğal olarak bu tür engellerin olmadığı sahalarda yapay engeller golf sahası mimarı tarafından sahaya yerleştirilebilir; kum havuzları, küçük göller vs. Oyuncular isabetli atışlarla green adı verilen, bayrak direğiyle özel olarak işaretlenmiş çukura topu atmayı hedeflerler. En az vuruşla topu çukura atabilmek oyunun amacıdır. Oyun 18 parkur da tamamlandıktan sonra biter. En az vuruşu yapan oyuncu kazanır. Daha sonra putting green adı verilen pata alanıyla çukur sona erer. Pata alanı; çok kaliteli çimle kaplı ve sürekli kısa kesilerek pata yapmaya uygun hale getirilmiş, ortasında veya kenarında bayrakla işaretlenmiş çukura verilen addır. Alanın düzgün olmasının yanı sıra yine mimarın yaratıcılığına bağlı olarak çeşitli seviyeler ve eğimler yaratılarak pata atışlarının güçleştirilmesi sağlanabilir. Green’ler topun en iyi şekilde yuvarlanması için bakımı son derece titizlikle yapılan özel çimlerden yapılır. Green’de atış yapılırken bayrak çıkartılır.

Her çukur için bir par belirlenmiştir. Bu sayı, çok iyi bir golf oyuncusunun (Scratchgolfer) topu green’e sokması için gereken vuruş sayısıdır. Bu sayı, çukurun (yükseltiler, su vs gibi sebeplerden kaynaklanan) zorluğu ile değil, çukurun uzunluğu ile alakalıdır. Doğal engellerin oluşturduğu zorluk, ayrıca Course – und Slope – Rating adı verilen bir sayı ile belirtilir. 18 parkurluk bir saha, genelde, dört adet Par-3 çukuru, on adet Par-4 çukuru ve dört adet Par-5 çukurundan oluşur. Dolayısıyla bir tur genelde 72’lik bir par sayısına sahip olur. Dokuz parkurluk sahalarda bu sayılar yarılanır.

Golf dünyada özellikle de İngiltere ve ABD de hızlı bir gelişme gösterdi. ABD’de 25000’den fazla golf sahası ve 35 milyon golfçu vardır. Tüm Avrupa ülkelerinde de çok yaygın bir spordur. Golfun en yaygın olduğu ülkelerin başında; İngiltere, İspanya, İsveç, Fransa ve İtalya sayılabilir. Ülkemiz ise, son yıllarda art arda hizmete giren uluslararası nitelikteki golf tesisleriyle; dünya golf severlerini bir araya getiren nezaketin, prestij ve kalitenin buluştuğu seçkin bir golf cenneti konumunda. Antalya Belek; yüksek nitelikte, çok özenle yapılmış 15 golf sahası ve beraberinde 5 yıldızlı turizm tesisleriyle dünya golf turizminin göz bebeği konumuna geldi. Hem yaz turizminde cennet sahilleri hem de kış döneminde golf nedeniyle bölge tam bir doluluk yaşayabiliyor ve yıldızı her gün yükseliyor. Bunun bir ifadesi Türkiye’nin 2012 yılında Dünya Amatör Golf Şampiyonası’na ev sahipliği yapacak olmasıyla gözlenebilir. Pek çok rakip ülkeyle yarışan Türkiye, Avustralya’da 2008 yılında yapılan oylamada, en yüksek oyu alarak kazandı ve hazırlıklarına başladı. Bu başarının ardından Antalya Belek Gloria Golf Sahası’nda gerçekleştirilen Avrupa Amatör Golf Şampiyonası’na 24 ülkeden 120 sporcu katıldı. Rekor düzeydeki bu katılım ve Türkiye’nin 2012 Dünya Amatör Golf Şampiyonası’na ev sahipliği yapacak olması, golfun yükselen yıldızı olduğunu kanıtlıyor.

Golf Türkiye’de aslında 105 yıl önce İstanbul Golf Kulübü bünyesinde başlamıştı ve bugün 20 civarında saha, 32 golf kulübü ve başarılı bir federasyonu bulunuyor. Gerçekleştirilen pek çok uluslararası şampiyona ve etkinliklerde başarılı golf sporcularımız da bulunuyor.

Bütün bu gelişmeler sürerken dünyanın golf için en uygun iklim şartları ve doğal olanaklarına sahip kuşağındaki şehrimiz Bursa; bu zarif, medeni bir o kadar zevkli sporu henüz yakalayamadı. Bir kaç kez şahsi girişimlerim ve Golf Federasyonu’nun desteğiyle golfu Bursa’mıza kazandırma gayretlerimiz oldu fakat bürokrasiye takıldı. Oysa yakın dönemde pek çok 5 yıldızlı tesise sahip olacak, 21 yüzyılın kongre, tarih, kış ve termal turizm cenneti şehrimiz çoktan bir uluslararası golf tesisine sahip olmalıydı. Konuklarına ve hemşerilerine bu sporun keyfini yaşatmalıydı. Bu sporu Bursa’mıza kazandırma çabalarımız elbette ki sürüyor ve umarım başarıya da ulaşacak. Çünkü doğanın tam göbeğinde yaşayan golf, yeşil Bursa’mıza çok yakışacak…

Başa dön tuşu