39
her şeyin doğal ve içten olması
gerektiğini savunurdu. Hayatı boyunca
içtenliği aradı. Bu arayış bakışlarına
dek uzanıyordu. Bu da onu film
yapımcılarının ve fotoğrafçıların rüyası
haline getirdi. İkinci eşinden beş ay
sonra ayrılan Marilyn’in evliliğini bitiren
en büyük etkenin, şöhreti ve aptal
sarışın imajı olduğu söylendi.
1956 yılı ise Marilyn için çok hızlı geçti.
Kendi firması olan Marilyn Monroe
Productions’ı da bu yıl içinde kuran
Monroe, oyun yazarı olan Arthur Miller
ile üçüncü evliliğini yaptı. Kariyerini
kötü yönde etkileyen uyuşturucu
ve alkol bağımlılığı da bu dönemde
başladı. Psikolojik problemler içinde
kendini unutan Marliyn Monroe, 1961
yılında üçüncü eşinden de ayrıldı.
Monroe 5 Ağustos 1962'de 36 yaşında
hayata veda etti. Ölüm sebebi yüksek
dozda Barbitürat ile intihar ilan edildi.
Fakat olay yerindeki delil yetersizliği,
otopside alınan dokuların daha
sonradan kaybolması ve başta kâhyası
Eunice Murray olmak üzere görgü
tanıklarının çelişkili ifadeleri ortalığı
karıştırdı. Ölümünün cinayet olduğuna
ve politik sebeplerden CIA, Mafya ve
Kennedy ailesinin(Başkan Kennedy
ile ilişkisi olduğu öne sürülüyordu)
buna sebep olduklarına dair tam
olarak kanıtlanamamış birçok komplo
teorisi ortaya atıldı. Marilyn, 8 Ağustos
1962’de Kaliforniya’da defnedildi.
Tüm zamanların en önemli kültürel
figürü ve ikonlarından biri olmuş, sık sık
diğer ünlüler tarafından taklit edilmiş
olan Marilyn Monroe sinema oyuncusu,
şarkıcı ve model kimliği ile 20. yüzyılın
en ünlü sinema yıldızlarından, seks
sembollerinden ve pop ikonlarından
biri olurken; bir yandan da özel
hayatında yaşadığı hayal kırıklıkları
ve güvensizlikler ile melankolik bir
öyküyle ayrıldı dünyadan. Arkasında
kendisinden bile öte bir ikon bıraktı.
Sinema dendiğinde akla gelen ilk
isimlerden birisi oldu. Sarışınların
simgesi, birçok kişinin hayalleri oldu.
Sinemadaki hayaldi, hayal gibi yaşadı,
gerçek bir trajedi ile gözlerini kapadı…