Dergi Bursa Nisan 2015 - page 33

31
Kelebeğin ömrü pek çok kez
dilimize dolanır. “Kelebeğin
ömrü kadar kısa sürdü”
deriz. Aslında bu yaşam
süresinden ne anladığımıza
bağlıdır. Yaşamayı, doğmak,
yaşamak ve ölmek şeklinde
algılıyorsanız kelebeklerin
aylarca yaşadığını söylemek
mümkün... Kırlarda ve
bahçelerde uçuşarak ince,
zarif ve güzel renklerle
bezenmiş kanatlarıyla
yapraklara konan, bizim
kelebek olarak tanıdığımız hali,
ömrünün ölümüne yakın son
aşamasıdır aslında onların.
Evet, kelebek kısa süreli
yaşar. Çoğu, doyamadığımız
güzellikler gibi… Yaşlandıkça
güzelleşir ve mükemmele
ulaşırlar.
Kelebeklerin ömrünün bu
en güzel kısmının ne kadar
sürdüğünü kesin olarak
söylemekse çok güç... Bazı
çeşitlerinin birkaç gün,
bazılarının ise birkaç hafta
yaşadıkları biliniyor. Tabiatta
çok nadir de olsa bir yıl
yaşayanları bile görülmüş.
Aylarca tırtıl halinde yaşadıkları
halde, kelebek olarak çok kısa
bir süre yaşarlar. Bu yüzden bir
kısım kelebeklerde beslenme
için ağız ve hortum bile
bulunmaz. Yaşamlarının bu
kısa bölümünü beslenmekten
çok eşlerini aramak, çiftleşmek
ve yumurtlamak, kısaca
türlerinin devamı için harcarlar.
O kadar hassastırlar ki
gözümüzde, dokunsak
öleceklermiş gibi gelir.
Hâlbuki yapıları yeryüzünde
karşılaştıkları her türlü
sorunu çözecek düzeydedir.
Çöllerde bulutlar gibi
dolaşırlar, sularda yüzebilir,
karanlık mağara kovuklarında
yaşayabilirler. Dünyanın
en yüksek dağlarında,
tropikal ormanlarda, petrol
birikintilerinde, yanardağ
ağızlarında hatta kutuplarda
bile dolaşırlar. 170 bin
civarında türü olmasına
1...,23,24,25,26,27,28,29,30,31,32 34,35,36,37,38,39,40,41,42,43,...124
Powered by FlippingBook