95
Çınarı, altı asırlık kucağını açsın
bize, ulu dallarının gölgesinde
kahvaltı yapalım. Bir akşamüstü
Kapalı Çarşı’ya gitsek ya.
Kozahan’da dinlenir, çay içeriz
akşamüstü serinliğinde. Yeşil
Türbe’yi ziyaret edip, bir çay da
Yeşil’de içeriz. Ulu Cami’deki
ilahi ışığı görme şansımız da
var. Kayhan’da pideli köfte mi
yemeli yoksa Bursa Kebabı mı
gün son bulurken?
Ulu Cami’nin minberindeki
samanyolunu keşfetmeyen var
mı hala aramızda? Mudanya
iskelesinden bir tekneyle
ayrılıp ışıltılı bir denize doğru
hareket etmeyen? Karabaş-i
Veli Kültür Merkezi’nde ışık
saçan semazenleri izlemeyen?
Teleferik ile Uludağ’a doğru
çıkmayan? İznik Çinisi bir
tabakta yemek yemeyen?
Yenişehir’in saat kulesinden
saatini ayarlamayan? Oylat
Mağarası’nı görmeyen? Arap
Şükrü Sokağı’nda çalgı ekibini
dinleyip birkaç tek atmayan?
Ters ışıklı sahnesinin ardından
“hayali”siyle bizi güldüren
Karagöz’ü duymayan,
bilmeyen?
Botanik Park’ta çiçek kokusuna
doyalım bu hafta sonu.
Yoksa günün ilk saatlerinde
Kent Ormanı’na mı gitmeli?
Uludağ’a, Milli Park’a da
gidebiliriz piknik yapmaya.
Güneşin eşliğinde küçük bir
yürüyüş de yaparız ormana
doğru. Nefesimiz yeterse büyük
zirveye kadar çıkabiliriz kim
bilir. Şansımız varsa bir ihtimal
Apollo Kelebeği’ni görüp, nesli
tükenen bir “Bursa güzelini”
tanıma şansı yakalarız… Ama
en güzeli havadan görmek
olabilir bu şehri. Güneşin yakıcı
ve göz alıcı ışıklarının arasında,
bulutların üzerinde yamaç
paraşütü yapabiliriz Gürsu’da.
Sukaypark’ta sukayağı mı
denesek ki?
Mustafakemalpaşa’da suyun
uçtuğu dev şelalenin serin
suları altına girip rehavetimizi
üzerimizden atabiliriz. Hepsi
bekleyebilir, denize gidelim.
Martıları izleyelim güneş suya
vururken Mudanya’da. Sahi ya
en son ne zaman gündoğumu
izledik biz? Mudanya’da
gündoğumu Nemrut Dağı’ndaki
kadar güzel olmasa da hiç fena
değil diyorlar…
Işık; Bursa sokaklarına, tarihi
Hisar’a, İznik Surları’na, Ulu
Cami’nin minarelerine, Hanlar
Bölgesi’ndeki tarihi noktalara
veya Atatürk Köşkü’ne hiç
yansımış mıdır? Hünkar
Köşkü’nün bahçesinden şehre
bakınca, gözümüze ilişen
sadece şehrin ışıkları mıdır?
Mütareke binası çok mu beyaz
ki, gözümüzü alıyor? Uludağ’da
herkesin başını döndüren karlar
mıdır, yoksa yüzlerce yıldır
Olimpos’un üzerinde yansıyan
ışıklar mı?”
the radiant whirling dervishes
at the Karabaş-i Veli Culture
Center? Did not climb up towards
Uludağ in a cable car? Did not
eat from an Iznik Porcelain plate?
Did not adjust their clocks from
the Yenişehir clock tower? Did
not see the Oylat Cave? Did not
listen to the musicians at the
Arap Şükrü Street and had some
drinks? Does not know Karagöz
who makes us laugh with its
“hayali” from behind the lighted
curtain?
Let us take our fair share of
flower scents at the Botany Park
this weekend. Or should we go
to the City Forest during the first
hours of the day? We can go to
Uludağ, the National Park for a
picnic. We can go on a short trek
under the sunlight towards the
forest. We can climb all the way
up to the large peak if we do not
fall short of breath, who knows?
If we are lucky we can get to see
the Apollo Butterfly and see a
“beauty of Bursa” that is about to
be extinct… But it would be best
to enjoy the city from the air. We
can paraglide at Gürsu amidst
the striking light and heat of the
sun over the clouds. Or should
we try water skiing at Sukaypark?
We can walk under the giant
water falls at Mustafakemalpaşa
and shed off our fatigue. All
can wait, let’s to go to the sea.
Let’s watch the storks as the sun
hits the water at Mudanya. But
really, when was the last time
we watched the sun rise? Even
though sunrise at Mudanya is
not as good as that of Mount
Nemrut, they say that it is still
quite good…
Has the light ever reflected from
the streets of Bursa, historical
Hisar, Iznik Walls, minarets of
the Grand mosque, historical
spots at the Hanlar Region or
the Atatürk Palace? Is it only the
lights of the city that strike our
eye as we look towards the city
from the garden of the Hünkar
Mansion? Is the Armistice
building too white that it blinds
us? Is it the snow that dizzies all
at Uludağ or the lights that reflect
from Olympos?”