70
gezi-yorum
kapalı alandaki müze ve arkasından
açık alandaki antik şehir kalıntıları
görülebiliyor. Çanakkale şehir
merkezinde sergilenen at ise Troy
filminde kullanılan atın ta kendisi.
Helen’in Hazineleri evinde...
3000 yıldan fazla bir zamanı yansıtan
antik kent 1870’lerde Alman Arkeolog
Heinrich Schliemann tarafından
keşfedilmişti. Troia 1998 yılında ise
"UNESCO Dünya Kültür Mirasları
Listesi"ne alındı. Helen’in Hazineleri
diye bilinen ve Heinrich Schliemann’ın
bir kısmını kaçırdığı Kral Priamos
Hazineleri’nden 24 altın parça 140 yıl
sonra çıktığı topraklara döndü. Kültür
ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay,
Truva Antik Kenti’nden kaçırılan 24
parça altın takının, ABD’deki Penn
Müzesi ile işbirliği kapsamında
Türkiye’ye iade edildiğini açıkladı.
Günay şöyle konuştu: “Bunların bir
kısmı Almanya’daydı, savaş sırasında
da Rusya’ya gitmiş. Troya kazılarından
çıkanların bazıları şu anda Puşkin
Müzesi’nde sergileniyor. Biz onları da
almak için yoğun çaba gösteriyoruz.’’
Eserler böylelikle Ankara Anadolu
Medeniyetleri Müzesi’ne dönüş yaptı.
4 bin 500 yıl öncesine ait olan eserler
bundan böyle vatanında sergilenecek.
Türkiye’ye gelen 24 takının 10’unu
küpe ile broş, 1’ini de diadem (taç)
oluşturuyor. Takılar arasında 2 bilezik,
10 pendant (kolye ve zincir ucu) ve
yüzük ile 1 adet de kolye bulunurken,
takılarda genelde fantastik stilinin
egemen olduğu görülüyor.”
Türkler Truvalı!
15. yüzyılda Osmanlı Türkleri'nin
Avrupa'da büyük bir güç kazanmaya
başlamasıyla birlikte Rönesans dönemi
hümanist düşünürleri Türklerin soyları
hakkında fikir yürütmeye başlamıştı. En
büyük görüş ise Türklerin Truvalıların
soyundan geldiği iddiasıydı. Birçok
Rönesans düşünürü eserlerinde
Truva şehri Yunanlar tarafından ele
geçirildikten sonra Asya'ya kaçan
Truvalı bir grubun, yani Türklerin
Anadolu'ya geri dönerek Yunanlardan
intikam aldığı anlatırlardı. Daha
eski tarih olan 12. yüzyılda, Tyreli
William, Türklerin göçebe kültüründen
geldiklerini belirterek köklerinin
Truva'ya dayandığını belirtmişti.
İstanbul'un fethinden önce İspanyol
Pero Tafur 1437'de İstanbul’a
uğradığında insanlar arasında
"Türkler Truva'nın intikamını alacaklar"
sözünün dolaştığını söyler. 1453’te
İstanbul’un muhasarası sırasında
kentte bulunan Kardinal İsidore yazdığı
bir mektupta Osmanlı padişahı Fatih
Sultan Mehmet’ten "Troyalıların Prensi"
şeklinde söz etmişti. Fatih Sultan
Mehmed'in vakanüvisi Kritovulos,
Fatih'in Midilli seferi sırasında
Çanakkale'de Truva kalıntılarının
bulunduğu bölgeye gelerek burada
Truva savaşı kahramanları hakkında
hayranlık hislerini belirterek onları
methettiğini belirtmiştir. Kritovulos,
Fatih'in başını sallayarak Truva
medeniyetiyle ilgili şu sözleri sarf
ettiğini yazmıştır: “Allah beni bu şehrin
ve halkının dostu olarak bugüne kadar
sakladı. Biz bu şehrin düşmanlarını
yendik ve onların vatanlarını aldık.
Burayı Yunanlılar, Makedonyalılar,
Teselyalılar ve Moralılar ele
geçirmişlerdi. Bunların biz Asyalılara
karşı kötülüklerini aradan birçok devir
ve yıl geçmesine rağmen onların
torunlarından aldık.”
Aynı şekilde Sabahattin Eyüboğlu “Mavi
ve Kara” adlı denemeler kitabında
Yunanlılara karşı Kurtuluş Savaşı'nı
yöneten Mustafa Kemal Atatürk’ün
yanındaki bir subaya ‘'Dumlupınar’da
Truvalıların öcünü aldık’' dediğini iddia
eder.
Hollywood gözüyle Truva
Truva, bugün dünyadaki en ünlü antik
kentlerden bir tanesi. Elbette bu kadar
ünlü olmasında 2004 yapımı Troy
filminin de etkisi çok büyük. Filmin
konusu ise şöyle: “Eski Yunan'da,
Truva Prensi Paris ve Sparta Kraliçesi
Helena arasındaki aşkın sonucunda
iki ülke arasında savaş çıkmıştır.
1...,62,63,64,65,66,67,68,69,70,71 73,74,75,76,77,78,79,80,81,82,...156