133
Her modelcilik dalında olduğu gibi
bu modelcilik türünün de iki ana dalı
var. Statik ve dinamik deniz araçları
modelciliği. Statik deniz araçları
modelciliği adından da anlaşılacağı
üzere hareket kabiliyetine sahip
olmayan, belirli bir ölçek baz alınarak
boyut ve detaylandırılmış modelcilik
dalıdır. Kendi içerisinde 2 farklı dala
ayrılır. Bunlardan birincisi gerçeği
gibi ahşap kullanılarak yapılmış deniz
araçlarıdır. Tarihsel olarak bakıldığında
kalyonlar ve savaş gemileri, günümüz
araçlarına baktığımızda ise balıkçı
tekneleri ve sandallar gibi deniz
araçları modellenir. Modelleme tekniği
olarak da iki farklı sınıfta incelenebilir.
Bunlardan ilki ve bence en zoru
modellenecek aracın planını elde edip
bu plan dahilinde gemiyi gerçekte
olduğu gibi inşa etmektir. Bu tip bir
üretim doğal olarak gerekli bütün
parçaların elde olması ve referans
alınan plana uygun olarak üretilmesi
ile gerçekleşir. Çok fazla el becerisi,
malzeme bilgisi ve sabır gerektiren bir
modelcilik türüdür. Usta ellerden çıkmış
bir modeli izlemek inanılmaz keyiflidir.
Üzerindeki detay kalitesi, hassas
ve zarif işçilik kendisine hayran
bıraktırır. Yapım süreci gerekli
parçaların elde üretilmesinden
dolayı uzun sürebilir. Bu tip bir
model görmek isterseniz İstanbul
Beşiktaş’ta bulunan Denizcilik
Müzesi’ni ziyaret etmenizi
öneririm. Büyük boyutlarda
ve işçilik kalitesi olarak bir
insan nasıl bunu yapabilir
dedirtecek kalitede modeller,
bu müzede ziyaret edilmeyi
bekliyorlar.
İkinci olarak yine
ahşap kullanılan fakat
kullandığınız bütün
ahşap parçaların
lazer kesimle
önceden kesilerek
modelciye hazır
olarak sunulduğu
kitlerdir.
Parçaların
hazır olması sebebi ile kolay bir yapım
süreci vadettiği düşünülmemelidir.
Modelciyi sadece bu parçaların elde
yapılma işleminden kurtarması ve
yapım sürecini kısaltması dolayısı
ile avantajlıdır. Titiz bir çalışma ile
çok güzel ve kaliteli modeller ortaya
çıkartabilirsiniz.
İkinci modelcilik dalı ise plastik
enjeksiyon yöntemi ile kalıplanmış
kitleri satın alıp içerisinden çıkan
parçaları size sunulan plan dahilinde
birleştirip boyayarak ortaya çıkarttığınız
modellerdir. Avantajı montajının
ahşap işçiliğine göre daha kolay
olması ile günümüz savaş ve cruise
gemilerinden denizaltılara, yatlardan
torpido botlara, 1600’lü yıllara ait
kalyonlara kadar model çeşitliliğinin
oldukça yoğun olmasıdır. Fakat montaj
aşaması ahşap modellere nazaran
kolay olsa da boyama aşaması en can
alıcı noktasıdır. Çünkü bu aşamada
eğer gemi ahşap bir gemi ise boyama
aşaması bittikten sonra geminin
hakikaten ahşap, eğer gemi metal
bir gemi ise yine boyama aşaması
bittikten sonra geminin hakikaten
bu malzemeden yapılmışçasına bir
görüntüye sahip olması beklenir.
Kısacası modeliniz oyuncak gibi değil
olabildiğince gerçekçi görünmelidir.
Mesela metal konstrüksiyon bir gemide
olabilecek paslanmalar model üzerinde
de gösterilmelidir. Eğer bir savaş
gemisi ise topların namlu uçlarındaki
barut isi, metal aşınmaları, yağ ve kir
izleri gibi birçok detay model üzerinde
çalışılmalıdır. Bunu gerçekleştirebilmek
için mümkünse modellenen araca ait
referans fotoğraflar elde edilmeli ve
bu fotoğraflar baz alınarak çalışma
yürütülmelidir. İlk yaptığınız modellerde
tabi ki istediğiniz gerçekçilik düzeyine
ulaşmak kolay olmayacaktır. Fakat
zamanla bilgi ve beceri olarak
geliştikçe, kullandığınız malzemelere
hakimiyetiniz arttıkça gerçekçilik
seviyesi yüksek, modelinize bakan
gözlere sanki gerçeğini bilimkurgu
filmlerindeki gibi bir küçültme
makinesinde küçültülmüşçesine
gerçekçi modeller ortaya koyabilmeniz
içten değildir.
Dinamik gemi modelleri ise radyo
kontrolü ile kumanda edilebilen, pil,
buharlı makine ya da yakıtlı motorlar
ile çalışan modellerdir. Bilgi
ve beceriniz ile kendi
yaptığınız bir modeli
radyo kontrollü
bir modele