21
renkte, ırkta, dilde insanları tek
bir amaç altında buluşturmayı
ve “dünyada barış” mesajı
vermeyi hedefliyordu.
Mudanya Belediyesi’nin
talebi üzerine planı şekil
değiştirdi ve karada yapılması
planlanan barış işaretinin su
üzerinde yapılmasına karar
verildi. “Sonsuza dek barış”
dilekleri, Kumyaka sahilinden
Marmara Denizi’ne karışacak,
-her şey planlandığı gibi
giderse- Bursa tüm dünyanın
gözünde “barış”ın simgesi
olarak anılacaktı. Yer olarak
önce Mudanya Mütareke
Binası’nın hemen arkası
düşünüldü. Herkes, bu tarihi
binanın yıllar yılı sakladığı,
biriktirdiği anılarıyla barışın
başkenti Mudanya’da böyle bir
organizasyonun yapılabileceği
en anlamlı noktalardan biri
olduğu konusunda hemfikirdi.
Ancak binanın bulunduğu
bölge rüzgârın geliş yönü,
açık denize bakıyor oluşuyla
çok fazla dalga oluşması
ve bu durumların yarattığı
güvenlik açığı nedeniyle
uygun görülmedi. Güvenlik
konusunda bir sorun
teşkil etmese de görüş
açısının uygunsuzluğu,
oluşan sembolün
görülmesini engelleyecek
ve organizasyonu dışarıdan
izleyenler için sıkıntı verici
bir durum oluşacaktı. Biraz
araştırmanın ardından
Kumyaka’nın her türlü hava
şartında son derece uygun
olduğuna karar verildi ve su
üzerinde kırılması hedeflenen
rekor için bu bölge seçildi.
O günkü hava koşullarında
herhangi bir aksilik olması
ihtimaline karşılık, sahilin bir
kısmında bulunan ve belirlenen
kişi sayısını karşılayabilecek bir
kara bölgesi temizlendi, gerek
duyulduğunda kullanılmak
üzere hazırlandı.
Yer belirlendikten sonra rekor
hedefine yönelik araştırmalar
başladı. “Daha önce su
üzerinde kaç kişi ile böyle
the Marmara Sea – and if all went
according to plan – Bursa would
be recognized as a symbol of
“peace” all over the world. The
first planned location was just
behind the Mudanya Armistice
Building. Everyone was of
the opinion that this historical
building was the most meaningful
spot for such an organization in
Mudanya, the capital of peace
with all its collected memories.
However, this spot was not
suited due to the direction of the
wind, the high waves caused
by the open sea before it and
the security problems that are
caused by these factors. Even if
there was no security problem,
the improper perspective would
prohibit viewers from seeing the
symbol thus making it difficult
for those who would view the
organization from outside. After
some research, it was decided
that Kumyaka was the right
place for all kinds of weather
conditions and thus it was
selected as the spot where the
record would be broken. A spot
of land was cleared out on that
day for the decided number
of people in case the weather
conditions would turn out to
be bad. Studies for the record
attempt commenced after the
spot was determined. Answers
were sought for questions such
as, “With how many people
were such organizations made
in the past?”, “How many
people are required to break
the world record?”, “What are
the procedures to enter the
Book of World Records?”. The
extensive conditions of Guinness
that go on for pages as well as
the necessary requirements
were examined; all items were
completed one by one in detail.
A similar attempt was made
on water previously in an Arab
country. The symbol consisted of
261 people, however the activity
did not receive a significant
mention in print or social media
and hence not too many people
knew about it. Even though the
conditions seemed rougher
for us due to our sea with the
shallowest spot of 1,5 meters
in comparison with the smooth
sea of the Arab country, all
preparations were completed
without forgetting any detail.
Calls for participation were made
via social media which is the
strongest force of today. Tens
