39
Balıkçı Reşat bir başlangıcın resmidir
Bursa Altıparmak’ta. Sade ve uzun bir
caddeye paralel uzanan bambaşka bir
dünyanın habercisidir. Asılı ampuller ve
iri balıklarla bir cümbüşün başladığını
müjdeler. Kısaca arkasındaki dünyanın,
başka bir anlatımla rakı-balık ikilisinin
göze yansıyan ilk parçasıdır. Balıkçı
Reşat’la başlayan Arap Şükrü Sokağı,
eski ismiyle Yahudilik, balık yeme
kültürünü ve eğlence anlayışını en
güzel şekliyle yansıtan değerli bir
sokaktır. Gizem dolu bu köşe; içinde
balık lokantalarını, çorbacıları ve fasıllı
eğlence mekânlarını barındıran, trafiğe
kapatılmış tam bir eğlence kutusudur.
Sadece eğlence kültürüne değil
sanatçılara da sahip çıkan bir hüviyet
sahibidir aynı zamanda. Sokakta
yerlerde her 5 metrede bir üstünde
Bursalı ünlü sanatçıların isimlerinin
yazılı olduğu plakalar vardır. Bu
sayede kent kimliği de ayakta tutulur.
Bursa’da yaşamlarını sürdüren 50-60
hane Yahudi nüfusun ibadete açık olan
Geruş Sinagogu da bu sokaktadır.
Her köşesinde ise ayrı bir nağme
yükselir, meyhane kültürü en ince
ayrıntılarına kadar yaşanır. Arap
Şükrü Sokağı’nda, kanunun kemanla
olan dansı, darbukanın klarnetle olan
flörtüyle devam eder. Osmanlı'nın ilk
başkenti olması, birçok anıtsal cami
ve türbe barındırması nedeniyle,
adeta dinsel bir peyzaj sergileyen
Bursa'da, Osmanlı döneminden
miras bir ''kent kültürü'' geleneği
olarak meyhanelerin de kendine özgü
geleneksel mekânlarında yaşam şansı
bulup sürdürülebilir kılınması ise, bu
şehir insanları için tam bir uygarlık
gösterisidir...
Arap Şükrü, Bursa gecelerinin sokağıdır. Bu gecelerde insanlar,
yudum yudum Bursa’yı demlenir, içtenliğin gezintisine çıkarlar.