40
kilise binasıydı. Günümüzde
3 ailenin yaşadığı bina
kiralanabilen bir mülk olarak
kullanılıyor. Bölgedeki bir
diğer önemli yapı ise Kurtuluş
Savaşı sonrasında Rumların
Türkiye’yi terk etmelerinin
ardından Kazım Karabekir’in
çabaları sonucu kimsesiz
çocukların eğitim alması
amacıyla “Darü’l Eytam” adıyla
açılan “Taş Mektep.” 1909
yılında inşa edilen bina, 1989
yılında boşaltılarak Uludağ
Üniversitesi’ne devredildi
ve restore edilmek üzere
belediyeye bırakıldı. Tirilye
tarihi bir mimarinin izlerine
sahip olması nedeniyle 1980’li
yıllardan itibaren birinci
derecede sit alanı kabul
ediliyor.
Tirilye’de en önemli iki geçim
kaynağı balıkçılık ve zeytincilik.
Bu sebeple her yerde
zeytin ve zeytinyağı satılan
dükkânlar, tezgâhlar görmeniz
mümkün. Tirilye’nin, üzüm
yetiştirilmemesine rağmen
şarapçılıkla da anılıyor olması
da eski dönemlerde burada
yaşan Rumlardan kalma bir
durum. Farklı bölgelerden
getirtilen üzümlerden yapılan
şaraplar, bugün bir geçim
kaynağından çok (yakın
zamana kadar üretici bir firma
bulunuyordu) bir gelenek
olarak yaşatılıyor. Bir dönem
ipekböcekçiliği de yapılıyordu
ancak zeytinler için kullanılan
ilaçlar, ipekböceğinin
yaşamasına engel olunca yöre
halkı farklı bir çözüm yoluna
gitti. İpekböceklerini beslemek
için kullanılan dut ağaçları
sökülerek kayıklar yapıldı ve
balıkçılık en önemli iki geçim
kaynağından biri olarak
kaldı. Geçmişte Doğu Roma
İmparatoru’na sunulan balıklar,
şimdi bölgeye Türkiye’nin hatta
dünyanın dört bir yanından
gelen yerli yabancı ziyaretçilere
sunuluyor. Tirilye’de yaşayan,
nefes alan ve ziyaretçilerine bu
yaşanmışlıkları hissettiren bir
tarihi var. Bilinene göre 1908
yılında bu bölgede 800’den
fazla hane bulunuyordu ve 100
civarı Türk, 3000’den fazla da
Rum yaşıyordu. Artık burada
Rum görmek neredeyse
imkânsız. Ancak aynı isimle
Yunanistan’da kurulmuş
olan ve “kardeş kasaba”
ilan edilen bölgeyle karşılıklı
ziyaretler gerçekleştiriliyor. Bu
açıdan Tirilye, doğa ile şehrin
arasındaki bağı temsil ettiği
gibi Türk-Yunan dostluğunu
da temsil etmiş oluyor.
Yaşayanların sayısı az ama yaş
ortalaması yüksek. Bölgedeki
evler ise yaklaşık 200 yıllık...
Bugüne kadar büyük
çoğunluğu Cumalıkızık’ta
çekilen Kınalı Kar, Melekler
Adası, Al Yazmalım, Sev
Kardeşim, Cumhuriyet, Cahide
Sonku’nun Hayatı gibi birçok
dizi ve filme ev sahipliği
yapmış olan Tirilye öyle büyük
bir belde değil. Hatta bir
günde gezip bitirebileceğiniz
büyüklükte. Girdiğiniz her
sokak, adım attığınız her
yol sizi başka bir dünyaya
götürüyor. Burada çoğu üç
katlı, kırmızı kiremitli taş ve
ahşap, penceresinde renk
renk çiçeklerle süslenmiş
evleri, şu an kültür merkezi
olarak hizmet veren tarihi bir
hamamı ve günümüze kadar
gelmeyi başarmış birkaç tarihi
çeşmesi var: Çifte Çeşme,
Sofalı Çeşme, Çarşı Çeşme,
Fatih Cami Çeşmesi, Çanaklı
Çeşme… Tirilye’nin Roma
Dönemi’nden kalma bir de
limanı var. Adını bulunduğu
bölgeden alan ve var olduğu
tarihlerden itibaren kıyı
ulaşımının en önemli noktası
olmayı başaran Kapanca
Limanı… Lüks yatlara da ev
sahipliği yapan limanda kısa
bir yürüyüş sizi bambaşka bir
ruh haline götürebilir.
On beşe yakın çınar ağacının
bulunduğu “İskele Caddesi”
aynı zamanda kahve,
düğün salonu, dükkân gibi
ortak kullanım mekânları
the two most important sources
of income of the region. The
fish that were presented to the
Emperor of Eastern Rome are
now sold to tourists that come
here from Turkey and all over
the world. Tirilye has a living and
breathing history that makes its
visitors feel all the events that
have taken place here. According
to the records, there were over
800 households here in 1908
in which about 100 Turks and
over 3000 Greeks lived. Now, it
is almost impossible to see any
Greek here. However, mutual
visits are made to and from the
“sister town” in Greece with the
same name. In this regard, Tirilye
also represents the friendship
between Turks and Greeks
as it does represent the bond
between nature and city. The
population is low but the age
average is high. The houses in
the region are about 200 years
old…
Many television series and
movies such as Kınalı Kar
(Hennaed Snow) in Cumalıkızık,
Melekler Adası (Island of Angels),
Al Yazmalım, Sev Kardeşim,
Cumhuriyet, The Life of Cahide
Sonku have been shot here
at Tirilye which is not a large
district. In fact you can see the
entire district in one day. You will
enter a completely new world
with each street you enter and
each step you take. There are
stone and wooden houses with
red brick roofs most of which
are three storied, decorated
with many colored flowers as
well as a historical Turkish bath
that currently functions as a
culture center in addition to
several historical fountains that
have reached our day: Çifte
Çeşme, Sofalı Çeşme, Çarşı
Çeşme, Fatih Cami Çeşmesi,
Çanaklı Çeşme… Tirilye also
has a harbor dating back to the
Roman Period. Kapanca Harbor
gets its name from the region it
is located in and has been the
most important spot for coastal
transportation since the day it
was built… A short walk in the
harbor where luxury boats have
dropped anchor can take you to
a completely different mood.
There are about fifteen plane
trees along the “İskele Street”
which is important since common
use areas such as coffee house,
wedding halls and shops are all
here. Its famous olive, olive oil
and fish in addition to the Easter
cake cooked in stone ovens,
walnut Turkish delights as well as
homemade baklava with a thick
dough and the famous Tirilye
Kebap are all tastes that you
will not forget. Tirilye Cuisine is
influenced by Balkan and Black
Sea cuisine and you should
definitely taste Cantık which is
a Tatar dish famous in Bursa as
well as another Tirilye special,
Kuluri Bagel. You can also find
homemade wines in the region
but of course the real tastes
that we should mention are the
sea foods with a wide variety of
tastes that you can try out in the
many restaurants of the region…
With tastes such as the octopus
of Ayvalık, the mullet that has
given its name to the district, the
famous brown meager, whiting,
garfish, turbot, shrimp, bluefish,
game fish, fried mussels, grilled
fish, steamed fish, olive oil dishes
and various side dishes, Tirilye
cuisine will be a delight for your
stomach…
Tirilye is a relaxing weekend
getaway spot of the city with its
world famous olives, sea foods
that have been the inspiration of
its name where you can discover
the colors, tastes and scents
of nature… You can never get
enough of its history, tastes,
streets or shops. Make sure
you go and see this mysterious
district where nature and history
meet. Have your appetite
soared high with the scent of
the sea over to the famous fish
of Tirilye. And once you are full,
sit back against the sea while
sipping your tea. Afterwards
start chasing the red fish and
go on a tour of discovery amidst
its streets. Touch nature and let
the buildings and the narrow
streets that you encounter tell
you the moments in history that
they have witnessed. Sip your
thick and foamy Turkish coffee
at the “Çamlı Kahve” as the sun
is setting. Let this historical spot
with century old plane trees and
the perfect scenery of Tirilye
embrace you with the loving arms
of history and nature. Do not take
this visit into account and come
back again later.
bursa dokusu
bursa motifs