70
dünyaya armağansın
Serkan Duru
Bir Anadolu inancının
camdaki yansımaları
Göz figürü insanlık tarihi boyunca kötülükleri savan güçlü bir tılsım olarak kabul edildi. Bu gelenek
Anadolu’nun 3000 yıl öncesine dayanan cam sanatında ise farklı bir kimlik kazandı. Anadolulu bir cam
ustası, göz figürünün gücünü ateşin gücüyle birleştirerek yepyeni bir tılsım yarattı: Nazar Boncuğu...
Nazar inancına; Musevi, Hristiyan
ve İslam kültürlerinin yanı sıra
Budist ve Hindu toplumlarda da
rastlanıyor. Çok eski zamanlardan
bu yana insanlar, kötülüklerden
korumak istedikleri her şeye nazar
boncuğu iliştirdiler. Bindikleri ata
hatta evlerinin kapılarına bile... Nazar
boncuğu geleneği Anadolu’da hâlâ
yaşıyor. Sayıları giderek azalan nazar
boncuğu ustalarının hünerli elleriyle
biçimlendirdiği ışıltılı göz boncukları,
Anadolu’dan dünyanın dört bir yanına
yayılıyor.
Nazar boncuğu yapılılırken içine
kurşun dökülür. Bunun da iyi şans
getirdiği söylenir. Bu değerli kültürel
mirasın üretimi ise en çok İzmir’in
Kemalpaşa ilçesine bağlı Nazar
Köy ve Görece Belediyesi’nde
yapılıyor. Sözlükte bakma, bakış,
göz atma, fikir, düşünme, dikkat,
teveccüh gibi manalara gelen Nazar
kelimesi, Arapça’da İsabet-i Ayn,
Parapsychology (Parapskoloji)
biliminde de Psychokinesis
(Psikokinezi) adı veriliyor. Terim
olarak ise, bazı insanların cisimlere ve
varlıklara bakmak suretiyle maddi ve
manevi tesir meydana getirmesi halini
ifade ediyor.
Parapsikoloji dilinde “Psikokinezi”
denilen nazar, yani göz değmesi bir
çeşit büyüleme olarak ifade ediliyor.
İnsanın özellikle kıskançlıkla ve kötü
niyetle, yani kem gözle bir şeye baktığı
zaman daha çabuk zarar verebildiğine
inanılıyor. Bu yüzden kişinin beğendiği
bir şeye ısrarla bakması halinde
ona, “Allah dilemezse hiçbir şey
olmaz” anlamına gelen “Maşaallah”
veya “Allah’ın bereketi üzerine olsun
anlamına gelen “Barekallah” demesi
tavsiye ediliyor.
Nazar Arapça bir kelime. Türkçe
manası ise “Kötü Göz” demek.
Nazar bilimsel olarak da kanıtlanmış.
İnsan bünyesinden yayılan zararlı
ışınların beyin gücüyle beraber belli
bir yere odaklanması sonucu, canlı
veya cansız nesneleri olumsuz yönde
etkilediği klinik deneylerle konunun
uzmanları tarafından açıklanmış
durumda.
Yeni doğmuş bebeklere de “nazar
değmesin” diye Mavi Boncuk takarlar.
Yani Nazar Boncuğu. Bu boncuğu
dikkati dağıtsın, bakılan kişiye olan
odaklanmayı başka bir yere çevirsin
diye takıyorlar. Genelde mavi renkte
olan nazar boncuklarının kırmızı, yeşil
ve beyaz olanları da var. Ancak en çok
tercih edileni mavi... Peki neden mavi?
Mavi renk doğada uzaktan ve karşı
taraftan en çabuk dikkat çeken renk.
Dikkati bu kadar çabuk çektiği için mavi
renk polis arabalarının tepe ışıklarında
kırmızı rengin yanında yer alır.
Mavi renkte yapılan nazar
boncuğunun başka bir özelliği de
insanı rahatlatması... Mavi renk,
insan psikolojinde huzur veren ve
sakinleştirici bir renk olarak bilinir.
Hatta mavi renk eğitim verilen
mekânlarda kullanırlar. Bu konuda
yapılmış birçok araştırma ve çalışma
mevcut. Bunlardan bir tanesi de
mavinin bu temel özelliğini doğrular
nitelikte. Öğrencilerin ders gördükleri
mekânların duvarlarını öncelikle
kırmızıya boyuyorlar. Ve öğrencilerin
tepkilerini ölçüyorlar. Öğrenciler
her zamankinden daha hareketli ve
davranışlarında uyumsuzluk gösteriyor.
Dersliklerin duvarlarını mavi renge
boyadıklarında ise ilginç bir değişim
yaşanıyor. Aynı öğrenciler bu sefer
daha rahat ve sakin davranıyorlar.
Size ve sevdiklerinize nazar
değmemesi dileğiyle...