18
doğum yeri bursa
born in bursa
Zehra Hanım’ın canına tak etti;
kızını da bırakarak İstanbul’a
kız kardeşinin yanına gitti.
Bir süre babaannesiyle
yaşayan Müzeyyen 12
yaşına geldiğinde, babasının
cebinden 10 lira alıp, sabahın
erken bir saatinde çok özlediği
annesine kavuşmak için tek
başına yola çıktı. Hiç bilmediği
bir şehirde, bilmediği bir
adresi ararken şansı yaver
gitmiş, indiği Sultanahmet
Meydanı’nda rastladığı bir
kadın ona yardımcı olarak
annesini bulmasını sağlamıştı.
Artık İstanbullu olan Müzeyyen,
burada okula da başlamış,
müzik öğretmeni tarafından
yeteneği fark edilince yıl sonu
gösterisinde şarkı söylemesi
için sahneye çıkartılmıştı.
Bu gösteriye gelen annesi,
teyzesi, eniştesi ve eniştesinin
bir arkadaşı onun “Allah
vergisi” sesini fark edince
Üsküdar Musiki Cemiyeti’nde
alacağı müzik eğitiminin
temelleri atılmış oldu. Burada
makamları ve notaları
öğrenmesiyle birlikte birçok
ünlü bestekâr ile tanışma fırsatı
buluyor, her geçen gün cevheri
daha çok kişi tarafından
keşfediliyordu.
1932 yıllarında ise radyo
hayatı başladı. Radyodaki
sesinden etkilenen Belvü
Gazinosu sahibi Dervişzade
İbrahim Bey ona ilk iş teklifini
sundu. O zamanların gazino
programlarında olduğu gibi
bir fasıl içinde değil “tek
başına solo yapmak” şartıyla
kabul ettiği teklif ile Türk
gazino tarihinde bir ilke imza
attı. En son çıkmak, assolist
olmak gibi bir derdi yoktu,
onun tek istediği tek başına
şarkı söylemekti. İlk gazino
programı arkasından ilk taş
plak geldi. Hayatında bir
dönüm noktası olan Saadettin
Kaynak ile tanışmasını birlikte
çalıştıkları Selahattin Pınar
sağlamıştı. Bu tanışmadan
sonra Saadettin Kaynak
neredeyse bütün bestelerini
took the stage for the school
show. Her mother, her aunt, her
uncle-in-law and his friend who
came to listen realized her “God
given gift” and enrolled her to
the Üsküdar Music Community.
Here she had the opportunity to
learn about the makams as well
as reading music and to meet
famous composers. Her gift was
discovered by more people every
day.
In 1932, her radio years began.
The owner of the Bellevue
music hall, Mr. Dervişzade
İbrahim offered her first job.
She accepted on one condition;
singing solo, not with the choir
as was the custom those days,
thus creating a breakthrough for
the Turkish night life practices.
She had no interest in being the
leading lady or getting on the
stage as the final act, all she
wanted was to sing solo. After
her first show came the first
record. Another milestone in her
life, meeting Saadettin Kaynak
was arranged by her colleague
Selahattin Pınar. Following this
meeting, Kaynak wanted her to
sing almost all of his new works,
practiced all his new composition
with her.
In 1934, love held golden
voiced Müzeyyen’s hand for the
first time… When her teacher
Dr. Mahir Kürklü declared his
interest, their families met
and they were engaged. Mr.
Mahir, who went to do his
military service right after the
engagement, forgot about her…
This was to the advantage of
Müzeyyen who did not want him
to begin with. One year later, she
took the stage along with Münir
Nurettin at Dervişzade İbrahim’s
Hunting saloon in Taksim. Later,
when Münir Nurettin announced
he did not want to be on stage
anymore, she became the
leading singer, now with a bigger
orchestra. She had another
breakthrough at that time; she
had been living with her mother
at her aunt’s house since they
came to Istanbul. She was fed up
with giving all her money to her
uncle-in-law, she told her mother
that and got her blessing. Her
aunt and uncle interpreted this
as “ungratefulness” and kicked
her and her mother out that very
night. Still, she was happy, to be
free at last. She felt like the rental