22
Nihal’in beğendiği Ercüment
Bey, Müzeyyen Senar’a talip
olmuştu.
Bilinen eserlere yaptığı farklı
yorumlar “bestecileri şarkıları
yaparken ne hissediyorsa
ben de söylerken aynı
duygular içine giriyorum”
diyerek bambaşka bir anlam
kazandırdığı melodiler ile artık
Müzeyyen Senar ismi tüm
ülkede duyulmuş ve ünlü bir
sanatçı olma yolunda büyük
adımlar atmıştı. Ancak özel
hayatında her şey yolunda
gitmiyordu. Evlilik hayalleri
kurduğu Ercüment Bey ile
yaşadığı sorunlar, annesinin
hastalığı derken bilincini
kaybettiği bir anda kendini
evin 3 metre yükseklikteki
penceresinden aşağı
bırakıvermişti. Zaman geçtikçe
hem iyileşiyor hem de onu
üzen sorunlar birer birer
düzeliyordu ama bu durumun
acısı daha sonraki yıllarda
çıkacak, bel ağrılarından uzun
süre kurtulamayacaktı.
Ardı ardına plaklar okuduğu,
teklifler aldığı 1941 yılında yeni
açılan Kristal Gazinosu’nun
da sahnesini dolduracaktı.
Gazino bu büyük haberi
gazetelere büyük puntolarla
verdiği “müjde” başlıklı
bir ilanla duyurmuştu.
Müzeyyen Senar’ın afişleri
her yere asıldı. Bu dönemde
birçok filmin şarkısını da
seslendirdi. Sevenleri de
artıyor, çevresi hoş sohbet
dostlarla genişliyordu.
Sahne ayakkabısından
içki içen İbrahim Çallı ve
neyine eşlik ederek türküler
söylediği Neyzen Tevfik de
bu dostları arasındaydı.
Maksim Gazinosunda sahne
almaya başladığı yıl annesini
kaybetti. Bu onun için büyük
bir acıydı ama hayat devam
etmek zorundaydı. Aynı
dönem yeni evlenmişti ve
oğlu Ömer’e hamile olmasına
rağmen sahneye çıkıyordu.
Ülke sınırlarını aşan şöhreti
sayesinde yurt dışı turnelerine
de başlamış ve 1949 yılında
çok yoğun bir çalışma
temposuna girmişti. Bir
yandan stüdyo çalışmalarına
koşuşturuyor bir yandan
anneliğini ihmal etmiyordu.
İlişkilerinin sürekli kötüye
gittiği kocası Ercüment Işıl’dan
last words from his lips would
be her name. She had stopped
stage performances while she
was married to him, but she gave
in to insistence of her fans and
started to perform at the Bebek
Music Hall with Zeki Müren, who
said; “I adored her, without her
there would not be a Zeki Müren”.
Now, she only gave concerts and
released albums, the last episode
of love and marriage was over for
Müzeyyen Senar…
Following the vibrant 60s, she
made TV concerts in the 70s and
80s, appearing on music shows
on TRT, Turkish State TV Channel.
She quit the stage in 1983, but
later released an archive-like duet
album titled “worth a life time with
Müzeyyen Senar”, working with
artists like Tarkan, Sezen Aksu,
Şebnem Ferah, Nilüfer, Nükhet
Duru, Feraya, Fatih Erkoç, Kubat,
Ajda Pekkan, and Levent Yüksel.
She gave her last concert in
September 5, 2006, at the
Sepetçiler Mansion. The concert,
attended by many famous names
and watched by thousands,
lasted 2 hours. This was not
going to be her last performance;
she had agreed to go on stage
at the commemoration concert
for Ataturk on November 10,
2006, this was going to be her
last concert. However, her illness
derailed the plan. Müzeyyen
Senar, who was given the title
of “State Artist” in 1998, never
turned down her friends and
fans, performed on many special
events until she scared her loved
ones with a sudden illness.
Though we can no longer hear
her sing live, we know that her
voice will continue to touch our
hearts and souls. As the people
who follow in her footsteps,
who love to listen to music and
to sing know by heart, there is
no limit to loving and missing
her. Her sincere smile, loving
eyes, straightforward style, and
enchanting voice are nonpareil.
doğum yeri bursa
born in bursa