64
gazetesinde çalışmaya başladı.
Viyana Uluslararası Karikatür
Yarışması’nda birincilik aldı.
Karikatürleri birçok yabancı
dergide yayınlandı. Yurtiçi ve
yurtdışında 5 kişisel sergi açtı.
1932 – 1946 yılları arasında,
Türk karikatür tarihine ilk
karikatür albümü olarak
geçen “Amcabey Albümü”nün
ardından “Amcabey’e Göre”,
“Karikatür Albümü”, “Dalkavuk
Karikatür Albümü”, “Akla
Kara” isimleriyle albümlerini
yayınladı. 1942 yılında
“Amcabey” adındaki dergisi
çok sevildi. Ancak Cemal Nadir
yalnızca karikatür çizmekle
yetinmiyor, hem radyo hem
de sahne için tiyatro oyunları
yazıyordu. Halkın ifade etmek
istediklerini, halka hitap eden
bir dille anlatıyor; yeteneği
ve keskin zekâsı aracılığıyla
toplumun tüm eksik yönlerini
sorumluların ve mağdurların
yüzüne vuruyordu. Cemal
Nadir’in yeteneği reklâm
afişlerinde ve siyasi partilerin
propaganda çalışmalarında
kullanıldı. 1946 seçimleri
sırasında kendisine gelen
Bursa milletvekilliği teklifini
reddetti çünkü herhangi bir
siyasi oluşumun içinde olursa,
karikatür çizemeyeceğine
inanıyordu. O halkın kalemiydi
ve tüm gerçekleri tarafsız
olarak yansıtmaya devam
edebilmek için öyle kalmalıydı.
“Ah iyi olsam, terliklerimi
giysem, şu odada
dolaşsam, şu köşeye
geçsem, resimlerimi
yapsam.”
Dört kez evlendiği bilinen
Cemal Nadir, hem güldüren
hem düşündüren mizah
anlayışının da atası sayılıyor.
Ancak bu yönünün aksine
anlatılan bir hikâyeye göre
Cemal Nadir’in çok az
güldüğünü fark eden bir
arkadaşı, bir gün ona bu
tavrının soyadına yakışmadığını
söylemiş. Cemal Nadir de
ona, aslında kendisinin tam
adının “Nadir” Güler olduğunu
hatırlatmış. Nüktedanlığını
keskin zekâsından, gzözlem
yeteneğinden ve hayata olan
bakış açısından alan Cemal
Nadir, zayıf vücudu henüz
45 yaşında ölüme yenik
düştü ve 1947 yılında kan
zehirlenmesi yüzünden bu
dünyayı terk ederek mizah
dünyasını yasa boğdu. Bursa,
İstanbul, Ankara, Tekirdağ,
Yalova’da birçok sokağa
ismi verildi, adına ulusal ve
uluslararası çapta karikatür
yarışmaları düzenlendi.
Bursa’da heykeli dikildi.
Karikatürcüler Derneği, 100.
yaşının kutlandığı 2002 yılını
“Cemal Nadir Yılı” ilan etti. Ani
ölümü bugünün imkânlarıyla
önlenebilecek, erken teşhis ile
sağlığına kavuşabileceği bir
hastalık yüzünden oldu. Bazı
kaynaklara göre yattığı yerden,
odanın resim yaptığı köşesine
bakarak söylediği son sözleri
mesleğine olan tutkusunun
en net göstergesiydi. “Ah iyi
olsam, terliklerimi giysem, şu
odada dolaşsam, şu köşeye
geçsem, resimlerimi yapsam.”
Belki kendini en iyi ifade ettiği,
en özgür hissettiği alandı
karikatürleri… Hayatı boyunca
kızdığı, sevindiği, üzüldüğü;
her türlü hassasiyetini,
umutlarını, hayallerini, acılarını,
değerlerini hatta tüm hayatını
çizgilerle anlattı. Ölümünden
sonra bile ardında, onun
yolundan gitmek isteyenlere
ışık tutacak eserler bıraktı. Her
türlü haksızlığa, sömürüye,
sınıf ayrımına ve adaletsizliğe
karşı en büyük silah olan
mizahı öyle ustaca kullandı ki;
bugün, ona hak ettiği değeri
verebilmek için yapılan her şey,
her zaman eksik kalıyor.
doğum yeri bursa
born in bursa