66
bursa dokusu
bursa motifs
Futboldan, siyasetten, günlük
koşturmacalardan, hayat
telaşından, farklı görüşleri
birbirine düşürecek hiçbir
şeyden bahsedilmez. Tıpkı
özlemiyle yanıp tutuştuğumuz o
eski günlerdeki gibi küçüklerin
küçüklüklerini, büyüklerin
büyüklüklerini bildiği insanlar
bir aradadır çünkü. Gezeklerde
asıl olan sevgi, saygı, terbiye,
tevazu, dostluk, kardeşlik,
hürmet, sohbet ve tabi ki
müziktir. Her gezek başka bir
zaman yolculuğudur aslında.
İnsan, bu dost meclislerinde
duymaktan keyif alacağı
sesler duyar, tatlı sohbetleri
paylaşmaktan mutlu olacağı
diğer insanlarla bir araya gelir.
Dün ve yarın arasındaki
köprü…
Sanatın ve sanatçının,
Osmanlı’nın neredeyse tüm
padişahları tarafından değer
görmüş olması temellerini attı
Bursa gezeklerinin. Bursa,
Osmanlı’nın birçok açıdan
hep başkenti oldu. Zaman
içinde müziğe ilgi duyan,
yeteneği olan yürekler birbirini
buldu. Memurlar, esnaflar,
zanaatkârlar… Her meslekten
birçok insan bir araya geldi,
birlik olup bu dostluk, muhabbet
ve müzik meclislerini kurdular.
Önceleri yalnızca keyif için
toplanılan gezekler zamanla bir
eğitim kurumuna dönüşmeye
başladı. Türk Müziği’ne,
burada öğrendiklerinin üzerine
katıp kendini geliştiren nice
müzisyenler kazandırıldı.
Adını, düzenlenen eğlencenin,
meclisin usulünden alıyor.
Gezekler; müziğe gönül veren
yaklaşık 40 kişinin toplanıp ev
ev gezmesiyle gerçekleştiriliyor
çünkü. Bazen bu sayı, misafir
oldukları evin genişliğine, ev
sahibinin müsaitlik durumuna
göre değişiklik gösterebiliyor.
Her grupta muhakkak bir
başkan ve yardımcıları oluyor.
Düzen başkan tarafından
sağlanıyor ama her üyenin
de, düzenlenen o etkinlikte bir