30
büyük bütün teknelere resmi
veya ikonası asılmış, sefere
çıkarken “Dümenini Aziz
Nikolaos tutsun” dileği gelenek
olmuştur. Bu özelliği ona ilk
çağın çok tanrılı döneminin
denizler tanrısı Poseidon’a ait
inançların 4.yüzyıldan sonra
Aziz Nikolaos’a yakıştırıldığını
göstermektedir.
Aziz Nikolaos Kilisesi, Bizans
sanat tarihinin önemli bir anıtı
mimari üslubu ve süslemesiyle
Orta Bizans Dönemi’nin
en seçkin örneğidir. İ.S.
5.yüzyılda Myra’nın (Demre)
Likya eyaletinin başkenti,
Myra Başpiskoposu’nun da
Anadolu’nun ikinci büyük
din otoritesi olması, Aziz
Nikolaos’un ölümünden
sonraki, yıllarda şehrin
saygınlığının artmasında
büyük rol oynamıştır. Myra
halkı ölümünden sonra Aziz
adına önce bir anıt, sonra
da büyük bir bazilika inşa
ettirmiş, bu devirde Aziz adına
İstanbul’da büyük bir kilise inşa
edilmiştir. Myra’daki bazilika
depremler ve şehre yapılan
akınlar sonucu 8.yüzyılda
büyük hasar görmüş, 9.
yüzyılda ise kubbeli kilise
olarak yeniden inşa edilmiştir.
Daha sonraki ilaveler 11.
yüzyılda Orta Bizans devrinde
gerçekleşir. Bu dönemin en
önemli onarımının 1042’de
İmparator IX. Konstantin ile
karısı Zoe tarafından yapıldığı
bilinmektedir. Duvar frekskleri
ve taban mozaiklerinin çoğu
bu döneme aittir. Yüzyıllar
içinde çeşitli nedenlerle tahrip
olmuş kilisenin diğer geniş
kapsamlı onarımı 1862 yılında
Rus Çarı I.Nikolay tarafından
gerçekleştirilmiştir. Orijinal
planından oldukça sapmış
bu onarıma ait çan kulesi ve
omurgalı yeni orta kubbe ekleri
bu çalışmaların ürünüdür.
Bugünkü kilisenin özgün
temelleri üzerinde değişik
zamanlarda yapılmış birçok
yapı bulunur. Böylece kilise
çeşitli dönemlerde inşa edilmiş
bir kompleks görünümündedir.
Bu kompleks ana hatlarıyla;
avluya açılan iki narteks
(iç avlu), iki yan koridorun
arasında yer alan kubbeli bir
orta mekanla (naos), bema
ve önündeki syntranonlu
(koro başakları) apsisten
ibarettir. Dış narteks 1862
yılı onarımında yeniden inşa
edilmiş, iç narteks ise çoğunluk
özgün temeller üzerinde olup
tonozlarında peygamber
ve konsül toplantılarının
resmedildiği, kilisenin en eski
duvar freskleri bulunur. Güney
koridorunun Aziz’in lahdini
korumak için uygun yer olduğu
düşünülmekte, doğu köşedeki
nişin içinde ise Aziz’in lahdinin
korunduğuna inanılmaktadır.
Ayrıca kuzey-doğu ve batı
köşelerde kubbeleri freskli iki
oda daha yer almaktadır.
period. The most significant
repair was commissioned
by Emperor Constantine the
9th and his wife Zoe, in 1042.
Most of the frescoes and
mosaics belong to this period.
Damaged by various reasons
over the centuries, the next
comprehensive renovation of the
church was done by the Russian
Tsar Nicolai the first in 1862.
1st. The bell tower and the new
vaulted middle dome is a result
of this renovation which diverged
from the original plan of the
church. On the foundations of the
church we see today, there are
many structures made through
time. Therefore the church looks
like a complex building built in
various times. This structure
constitutes of; two narthexes
opening into the court, a nave,
and bema and synthronon apsis
in the front. The outer narthex
was reconstructed after the
1862 renovations; the inner
narthex is mostly on the original
foundations and hosts the oldest
frescoes of the prophet and
counsel meetings on its vaults.
The south corridor is considered
to be the best place to hold the
tomb of the Saint; it is believed
that the sarcophagus is in the
niche on the eastern corner.
Moreover, there two more rooms
with frescoes in the north-eastern
and western corners.
hayat hikayesi
the story of life