79
geçirdiğinize ve bu renkli tezgâhların
önünde fotoğraf çektirdiğinize siz de
şaşıracaksınız. Bir de mekân önerisi
vermek gerekirse, burada yer alan
“El Quim” isimli restoran için yemek
yenilmeden Barselona’dan dönülürse
Barça Hacısı olmanın eksik kalacağı
yönünde görüş bildirenler var, benden
söylemesi.
Las Ramblas boyunca her adım
başı ilginizi çekecek bir aksiyon
olduğunu söylersem abartmış
olmam. Ücreti karşılığında birlikte
fotoğraf çektirebileceğiniz ustaca
yapılmış makyajları ile son derece
yaratıcı bir çeşitlilik sunan canlı
heykeller, yani mim sanatçıları
harekete geçtiklerinde sizi oldukça
eğlendirecekler. Ayaküstü portrenizi
çizen sokak ressamları, dansçılar,
çiçekçiler birinden diğerine ilginizi
kaydırarak sizi caddenin sonuna dek
sıkılmadan sürükleyecekler. İlk turun
sonrasında mutlaka Las Ramblas’a
çıkan sokakları da keşfetmeye vakit
ayırın ve ana caddenin büyüsüne
kapılıp ara sokakları gezmeyi ihmal
etmeyin. Hediyelik eşya satan küçük
dükkânları, dar ve küçük balkonları
kırmızı sardunyalarla süslenmiş evleri,
irili ufaklı kafeleri, Flamenko ve Tapas
barlarını burada bulacak, sonra
daracık kemerli geçitlerden geçerek
çeşmeler, heykeller ve Gaudi’nin
gençlik yıllarında tasarladığı ferforje
lambalar ile palmiye ağaçlarının
süslediği küçük meydanlarda
soluklanacaksınız. Burada da bir
öneride bulunmak gerekirse bildiğimiz
iki büyük fast food zincirine ait
restoranların arasındaki sokaktan
girip ilk sağa döndüğünüzde karşınıza
çıkacak avludaki restoran ve Tapas
barlarını şiddetle öneririm.
Katalunya Meydanı’ndan marinanın
olduğu sahile dek uzanan Las
Ramblas’ın sonundaki meydanda
sizi dökme demirden altmış metrelik
devasa bir sütun üzerindeki Colomb
heykeli bekliyor olacak. Bazılarınca
sağ kolunu kaldırıp parmağıyla
Amerika’yı işaret ettiği iddia edilen bu
Katalan denizcinin parmağının yönü
kafanızı karıştırabilir. Heykel yapılırken
gözden kaçmış bir hesap hatası
mıdır ya da Colomb’un Hindistan’a
niyetlenip Amerika kıtasına çıkmasına
bir gönderme midir bilemiyorum ama
parmağın yönü iddia edildiği gibi
yenidünyayı işaret etmiyor sanki. Fazla
takılmayın. Merak edenler Monument
a Colom’un tepesine asansör ile
çıkıp manzarayı izlerken bir yandan
parmağın yönünü de daha yakından
inceleyebilirler pek tabi.
Las Ramblas’ın ardından bahsettiğim
gibi Olimpiyat oyunları ile adeta
yeniden yaratılmış olan sahil şeridini
gezebilirsiniz. Deniz kıyısında devasa
bir marina ve dünyanın en büyük
limanlarından biri konumlanmış
durumda. Ahşap köprüyü geçerek
ulaşacağınız “Port Vell” bölgesindeki